Sevgililer Günü Nasıl Doğdu?
Sevgililer günü, Hristiyan inancı, Katolik mezhebi kaynaklıdır. Üçüncü yüzyılda, Roma İmparatoru II.Claudius, kendine göre askeri nedenlerle, askerlerin evlenmesini yasaklamıştı. Saint (Aziz) Valentine isimli bir kilise papazı, bu yasağa karşın, bir askerle sevgilisinin gizlice nikahını kıyıp evlendirmişti.
Bu nedenle, Roma-Katolik kilisesi, yasağı delip bu iki sevgiliyi evlendirmiş olmasından dolayı söz konusu evlilik tarihini " Saint Valentin's Day", Aziz Valentin günü ilan etti.
Dinsel ve kilise kaynaklı olması nedeniyle, 14 Şubat tarihi kutsal ve sevgiller günü olarak kutlanmaktadır.
Sevgililer Gününün Sosyo- Psikolojik İşlevleri Nedir?
Bu günde çiftler arasındaki romantik ilişkiler gelişip güçlenir. Eşler ya da çiftler arasındaki karşılıklı bağlılık duyguları artar.
Toplumsal olarak aşķın ve romantizmin önemi vurgulanır. İnsanlar, kısa bir süre de olsa, sevinerek unutulmuşluk ve yalnızlık duygularından kurtulur.
Sevgililer Gününün Ekonomik İşlevleri Nedir?
Küresel ve ulusal ölçeklerdeki satış ve tüketim faaliyetleri yoğunlaşır. Mücevher, çiçek, çikolata ve benzeri ürün satışları artar. Restoranların müşterileri çoğalır. Seyahatlar, eğlence yerlerine gidişler hızlanır.
Reklam ve pazarlama faaliyetleri yoğunlaşır.
Sevgililer Gününün Kültürel İşlevleri Nedir?
Sevgililer günü geleneği ve kutlanması Batı kaynaklı olmasına karşın, İslam ülkeleri ve geleneksel toplumlar dahil, bütün dünyaya yayılmış durumdadır. Bu yayılmanın temelinde biyolojik ve evrensel aşkın ortak ve güçlü duygusal boyutları büyük rol oynamaktadır. Ayrıca geleneksel toplum yapısından moderniteye evrimle de önemli bir değişim görevi üstlenmektedir
Sevgililer Gününe Yapılan Eleştiriler Nelerdir?
En önemli eleştiri konunun ekonomik, aşırı tüketim ve savurganlık yönü ile ilgilidir. Medya ve reklamların aşırı kışkırtmaları ile birlikte kişiler arasındaki aşırı duygusal romantik ilişkiler ticarete ve kâra dönüştürülmekte ve bir çok gereksiz tüketim harcamalarına neden olmaktadır.
Ayrıca topluma ve insanlara sadece biyolojik ve romantik aşk ilişkilerini dayatmak; evlat, anne-baba, ata, kardeş...sevgilerini, vatan, ulus ve bayrak sevgisini gölgelemek, varsa ya da yoksa biyolojik ve romantik aşka yoğunlaşmak ne kadar doğrudur?
Bunların dışında, bekâr, sevgilisiz...insanların kedilerini kötü hissetmeleri ve özellikle de para yetersizliği nedeniyle sevgilisinin hediye isteklerini karşılama gücü olmayan, hatta borca batan bazı insanların yaşadıkları psikolojik travmalar da vardır.
Sonuç:
14 Şubat Sevgililer günü, bireysel, psikolojik, toplumsal, ekonomik... ve külterel anlamda farklı boyutlara neden olmakta ve farklı etkiler doğurmaktadır. Romantizmin idealize edilip kutsanması kadar, konunun psikolojik, sosyal, ekonomik ve kültürel boyutlarını da görmek gerekir.
Kanımca bu günü sevgililer günü olmaktan öteye EVRENSEL SEVGİ GÜNÜ'ne dönüştürüp , bireyler, toplumlar, inançlar ve kültürler arasındaki fay hatlarını yakınlaştırmak, evrensel barışa katkılar yapmak daha yararlı gibi görünmektedir.
İSTİSNASIZ HERKESİN 14 ŞUBAT SEVGİ ( ĹİLER) GÜNÜ KUTLU OLSUN.