Siyaset

ADD Malatya: Durum ciddi!

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Malatya Şube Başkanı Yunus Millioğulları yazılı olarak yaptığı açıklamada Suriye’de yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Durumum ciddi olduğuna dikkat çeken Millioğulları,

“Kamuoyu doğru bilgilerle aydınlatılmalı, iç cephe bütünlüğü sağlanmalıdır. Geri Kabul Anlaşması iptal edilmeli, sığınmacıları ülkelerine gönderme planı hemen devreye sokulmalı, kevgire dönmüş sınırlarımız titizlikle korunmalıdır. Boş böbürlenmeler bırakılmalı, anlık kimi gelişmeleri iç politika malzemesi olarak kullanma fırsatçılığına düşülmemeli, “Yurtta sulh, cihanda sulh” ilkesi ve “Devlet Aklı” ile yaşananlar doğru okunup ABD-İsrail-PYD ittifakının bölge planlarına karşı önlem alınmalıdır.”

Diye konuştu.

Suriye’de yaşananlar bağlamında alınacak çok ders olduğunu belirten Millioğulları, “

İlk ders; 2011’den itibaren -tüm uyarılara karşın- uygulanan yanlış politikaların ve yapılan vahim hataların bedeli olarak, başta güneyimizdeki kukla terör devletçikleri ve demografik yapımızı tarumar eden milyonlarca sığınmacı olmak üzere çok ciddi bir dizi sorunla karşı karşıya kaldığımız ve bu sorunları; borca batmış bir hazine, üretimden kopmuş krizden krize sürüklenen bir ekonomi, çökmüş bir eğitim sistemi, adalet dağıtamayan bir yargı düzeni, yaralı bir demokrasi, sivil ve asker aşırı politize olmuş bir bürokrasi ve halkın güvenini büyük ölçüde yitirmiş bir iktidarla aşmak zorunda olduğumuzdur.
İkinci ders; 21. yüzyılın Sevr’i olarak yürürlüğe sokulan ve ABD Dışişleri Bakanı C. Rice’ın Ağustos 2003’de açıkladığı üzere, Kuzey Afrika’dan Çin sınırına kadar 22 ülkenin -etnisite, din ve mezhep temelinde parçalanarak- sınırlarının ve rejimlerinin değiştirilmesini amaçlayan Büyük Ortadoğu Projesi’nin (BOP) adım adım yürüdüğünün, Afganistan, Irak ve Libya’nın ardından Suriye’nin de halledildiğinin, sıranın İran’a geldiğinin ve nihai hedefinin ülkemiz -haritası ile sabittir- olduğunun görülmesi gerektiğidir.
Üçüncü ve en önemli ders ise, hep öyleydi ama asıl şimdi, Türkiye için izlenecek tek yolun Atatürkçü Düşünce Sistemi (Kemalizm) olduğu ve BOP’un ancak, akıl ve bilim rehberliğinde Laik Cumhuriyet, Antiemperyalist ve Üniter Ulus Devlet, Ulusal Birlik, Hukuk Devleti ve Demokrasi güçlendirilerek engellenebileceğidir.” Açıklamasında bulundu.

Milli oğulları açıklamasını şöyle sürdürdü:

Yıllardır ülkemizi yönetenler keşke, Büyük Atatürk’ün eşsiz dehasıyla paha biçilmez deneyimlerinden süzdüğü altın değerindeki;

“-Komşularımızın iç işlerine karışmayın!
-Kuzey komşumuz (SSCB-Rusya) ile iyi geçinin!
-Arap ülkelerinin aralarındaki mezhep çatışmalarında taraf olmayın!
-Sorulmadan akıl vermeyin!
-Emperyalist ülkelerin planlarına alet olmayın!”
öğütlerine uysalar, O’nun devleti maceracılıktan uzak durarak namus ve liyakatla, akıl ve bilimle yönettiği için başarılı olduğunu görebilselerdi..
Türk Ulusu 102 yıl önce olduğu gibi yine emperyalizmi ve uşaklarını hüsrana uğratacak, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilelebet payidar kalacağını dahili ve harici bütün bedhahlara gösterecektir.”