Anılarla Naci Şavata

Sporculuğundan Belediye Başkanlığına, Anılarla Naci Şavata

Eski futbolcu, hem Malatyaspor’un hem de Malatya Belediyesi’nin eski Başkanlarından Naci Şavata, Malatyaspor’un kuruluşu ve TFF 2. Ligine katılmasının hikayesiyle başladı sözlerine. 1966 ları anlatırken halen o günlerin heyecanı okuyordu yüzünden. İlk yıl 3. Lige alınmamış futbol takımımız. Sonraki yıl Malatya’ya davet edilen Futbol, Federasyonu Başkanı Orhan Şeref Apak’ı karşılama anında bir güzellik yaşanmış. Geleneğimizde olduğu üzere önemli kişiler geldiğinde bir koyun kurban kesilir. Biz ise kırk, elli koyun kesmeliydik. Başkanı etkilemeliydik. O zamanlar kasaplar için kentin mezbahasında günde ortalama elli koyun kesiliyormuş. Getirmişler elli koyunu karşılama alanına. Her bir koyunun başında bir kasap, aynı anda kesmişler koyunları.

Malatyalıların kendisine gösterdiği bu ilgi hayrete düşürmüş Futbol Federasyonu Başkanını. Önceki yıl 3. Lige bile alınmayan Malatyaspor, TFF Başkanı Orhan Şeref Apak’ın etkisiyle 2. Lige alınmış o yıl. Naci Şavata, Malatyaspor’un Yusuf Mor’dan sonraki ikinci kalecisi oldu. Ticari İlimler Akademisini kazanınca kaleyi Vedat Erdoğan’a devredip Ankara’ya okumaya gitti. Ankara’da . Petrol Ofisi Futbol takımının kalecisi oldu. 1971’de sezonun son maçında Petrol Ofisi Malatyaspor maçı vardı. Bu maçı Malatyaspor kazanırsa, Kırıkkale de sahasında berabere kalırsa Malatyaspor’un şampiyon olma durumu vardı. Böylesine kritik maçta Malatyalı Naci Şavata, takımı Petrol Ofisi’nin kalesindeydi. Naci Şavata golleri kurtardıkça kurtardı, Petrol Ofisi, Malatyaspor’u 1 – 0 yendi. Akşam eve gittiğinde Petrol Ofisinin kalesini başarıyla korumuş olması nedeniyle babasından tepki aldı. Tahsilini bitirip memleketine dönen Naci Şavata, üç yıl Malatyaspor’un kaleciliğini yaptı. Daha sonra iş hayatına atıldı. 1977 yılında Malatya Belediye Meclisi üyesi oldu. Belediye Başkanı Hamit Fendoğlu rahmetli olunca, Malatya Belediye Başkanı oldu. Malatyaspor’un sıkıntılı zamanları oldu.

O zamanlar Belediye Başkanı kulüp başkanı olabiliyordu.Malatyaspor küme düşme hattına gelince Nuri Akbez, Hüseyin İstanbulluoğlu takımı bıraktılar. Kongre yapıldı ve Naci Şavata kulüp başkanı oldu. Fuat Ercişli, Ekrem Karagözlü,Turan Kelleci ve diğer yöneticilerle birlikte iyi yönetim sergilediler. Malatyaspor ’un ligi beşinci olarak tamamladı. Yapılan kongrede Malatyaspor kulüp Başkanlığı Vedat Erdoğan seçildi. . Malatyaspor, 1983’de Nurettin Soykan Başkanlığında namağlup olarak 1. Lige çıktı. Ancak bu güzel günlerden sonra kulübün üzerine gene kara bulutlar çöktü. Malatyaspor ikinci kez kayyuma devredilmek durumunda kaldı. Bu defa Kemal Deniz’in başkanlığında Naci Şavata, Hayri Ürkmez ve arkadaşları büyük emekle takımı küme düşmekten kurtardılar. Takımı kongreye hazırladılar ve bu kongrede başkanlığa Cevaz Koca seçildi. Naci Şavata, kaleci Yusuf Mor’dan, ayağa teslimat derecesinde noktasal degajı öğrendi. 1972’de Malatyaspor – Tokatspor maçı golsüz devam ederken, Kaleci Naci’nin yaptığı noktasal degajla top Kaptan Selahattin’in tam önüne düştü. Kaptan Selahattin de kaptığı topu filelerle buluşturdu. Bu golde Kaleci Naci, takımının gol asistini yaptı. Nasıl ki Yusuf Mor kendisini kaleci olarak yetiştirdi ise Naci de, Vedat’ı aynı şekilde kaleci olarak yetiştirdi. Ticaret Lisesi futbol takımı kalecisi iken Akçadağ Öğretmen Okulu maçında dili kopacak denli parçalandı. Opr. Dr. Mehmet Alp’ın başarılı ameliyatıyla sağlığına kavuştu. Ticaret Lisesi Voleybol takımında oynadı. İl birincisi olup, Sivas’taki bölge yarışmasında 2. oldular. Basgetbol takımında da oynadı. Kaleciliğinin faydasını gördüğünden dolayı basgetbolda da başarılı oldu.

Bir anısını Naci Şavata’nın kendisinden dinleyelim. “Bir gün Malatyaspor’un kurucusu Mıho Osman Çağlı ile karşılaştım. Kendisinin şehre katkılarını konuşurken, “’Adının niye bir yere verilmediğini’ sordu. Ben de ‘Allah gecinden versin, bir gün rahmetli olursan, zaten adını bir yere verirler’ dedim. Mıho Osman Çağlı da; ‘Öldükten sonra değil, yaşarken verilsin ki ben de göreyim’ dedi. Gençlik Spor Müdürlüğünün kapalı yüzme havuzuna ve oturduğu sokağa “Osman Çağlı” adı verildi. Naci Şavata, gür sesiyle Yunus Emre’nin “Bir garip ölmüş diyeler. Kırk gün sonra duyalar. Soğuk su ile yuyalar. Şöyle garip bencileyin.” dörtlüğünü okudu. “Yetmez mi?” diyerek gülümsedi. Dört oğlu ve üç torunu ile mutluluğu yakalayan Naci Şavata’ya, sağlıklı günler dileyerek, Malatya’ya hizmetleri için teşekkür ettim. Naci Amca da bana; “Sen bize, Malatyaspor’un ilk amigosu İhsan Toy abimizin teberiğisin. Baban ile çok iyi bir dostluğumuz ve anılarımız vardı. Kendisine rahmet diliyorum” dedi. Naci Şavata ile vedalaşırken “Futbolculuğundan, Malatya Belediye Başkanlığına Anılarla Naci Şavata” başlığı dilimin ucuna geld