Fransa'da başörtüsüne yönelik yasakların genişletilmesine dair son girişim, Avrupa ve dünya genelindeki başörtüsü kısıtlamalarını yeniden gündeme taşıdı. Hem Batı’da hem de bazı Müslüman coğrafyalarda kadınların başörtüsüyle kamusal alanda varlık göstermesi giderek daha fazla sınırlanırken, bu durum başta insan hakları savunucuları olmak üzere çeşitli çevrelerden tepki görüyor.

Fransa Başörtüsü Yasağında Öncü

Avrupa'da başörtüsünü resmi olarak yasaklayan ilk ülke olan Fransa, 2004 yılında ilköğretim ve ortaöğretim seviyesindeki öğrencilerin okulda dini semboller taşımasını yasaklamıştı. Üniversiteler bu yasaktan muaf tutulmuş olsa da, sonraki yıllarda getirilen yeni düzenlemeler, kamusal alanda başörtüsüne karşı tutumun sertleştiğini gösteriyor.

Son olarak 2024 Yaz Olimpiyatları’nda Fransız kadın sporcuların başörtüsüyle yarışmalara katılması yasaklanmış; ardından Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un partisi Rönesans, 15 yaş altı kız çocuklarının sokakta, parkta, kafede ve diğer kamusal alanlarda başörtüsü takmasını engelleyen yeni bir yasa teklifi sunmuştu.

Avrupa'da Yasaklar Yaygınlaşıyor

Fransa’yı izleyen birçok Avrupa ülkesi de benzer uygulamalara imza attı. Belçika'da 2009 yılında Flaman bölgesindeki tüm resmi okullarda başörtüsü yasaklandı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, 2024 yılında aldığı kararla bu yasağın “düşünce, vicdan ve din özgürlüğü”nü ihlal etmediğine hükmetti.

Kosova’da çoğunluğu Müslüman olan nüfusa rağmen, 2014'te yürürlüğe giren bir idari düzenlemeyle ortaöğretim öğrencilerinin başörtüsüyle okula girmesi yasaklandı.

Almanya'da anayasal bir yasak bulunmamakla birlikte, bazı eyaletlerde öğretmenlerin ve kamu görevlilerinin başörtüsü takması 2017’den bu yana yasaklanıyor. Hessen eyaletinde ise bu yasak daha geniş bir kamu çalışanı grubunu kapsıyor.

Hollanda'da 2018’de burka ve peçe gibi yüzü örten giysiler kamusal alanda yasaklandı. Devlet memurlarının ise başörtüsü dahil dini semboller taşıması yasak.

Avusturya’da 2025 yılı itibarıyla 14 yaş altındaki kız çocukları için başörtüsü yasağı gündemde. Devlet okulları ve kamu kurumlarında uygulanması planlanan bu yasak, hükümetin “ayrımcılığı önleme” gerekçesiyle savunuluyor.

Rusya’da federal düzeyde bir düzenleme olmamasına rağmen, Vladimir Bölgesi 2024 Kasım ayında aldığı kararla öğrencilerin başörtüsüyle okula gelmesini yasaklayan ilk bölge oldu.

Kanada'nın Quebec eyaletinde ise 2019 yılında çıkarılan yasayla öğretmen, polis, yargı mensubu gibi kamu görevlilerinin dini semboller taşıması yasaklandı. Müslümanların başörtüsüne karşı bir uygulama olarak eleştirdiği bu yasa, eyalet yüksek mahkemesi tarafından anayasaya uygun bulundu.

Türk Cumhuriyetlerinde Durum: Yasaklar ve Baskılar

Başörtüsüyle ilgili kısıtlamalar sadece Avrupa ile sınırlı değil. Orta Asya’daki bazı Türk cumhuriyetlerinde de benzer uygulamalar dikkat çekiyor.

Tacikistan, başörtüsüne yönelik en katı tutumu sergileyen ülkelerden biri. 2024’te alınan kararla “yabancı kıyafet” olarak nitelendirilen başörtüsü, kamuya açık alanlarda yasaklandı. İhlal edenlere ise 8 bin ila 54 bin Somoni arasında para cezası uygulanıyor.

Kazakistan da 2016 yılında yürürlüğe giren mevzuatla devlet okulları ve kamu kurumlarında başörtüsünü yasakladı.

Türkmenistan ve Özbekistan’da açık yasal bir yasak olmamasına rağmen, başörtülü kadınlara yönelik sistematik ayrımcılık sürüyor. Kadınlar eğitim ve iş hayatında zorluklarla karşı karşıya kalıyor.

Son Dakika! 5.7’lik Deprem 100 Evi Vurdu
Son Dakika! 5.7’lik Deprem 100 Evi Vurdu
İçeriği Görüntüle

Azerbaycan’da kamusal alanda başörtüsü yasağı bulunmasa da devlet okullarında başörtüsüyle eğitim görmek mümkün değil. Bu uygulama da kamuoyunda zaman zaman tartışmalara neden oluyor.

Evrensel Haklar mı, Ulusal Politikalar mı?

Başörtüsüne yönelik kısıtlamalar, dini özgürlüklerin yanı sıra kadınların bireysel tercihlerine yönelik müdahale olarak değerlendiriliyor. Laiklik ilkesi çerçevesinde meşrulaştırılmaya çalışılan bu yasaklar, bireysel hak ve özgürlükler ile devlet politikaları arasında gerilime yol açıyor. Uluslararası insan hakları örgütleri, bu kısıtlamaların temel hak ve özgürlüklerle bağdaşmadığını belirtiyor.

Kaynak: AA