Çağımızda suçlar oldukça artmıştır. İnsanları sadece dört duvar arasına koymakla yani hapsetmekle sorunlar çözülmüyor. İdam cezası gelişmiş ülkelerde uygulanmadığı için ağır cezalara çarptırılan insanlar, cezalarını kapalı cezaevlerinde geçiriyor. Daha hafif cezaları olanlar ise, yarı açık cezaevlerinde mahkumiyetini tamamlıyor.
Suçluların ve suça bulaşmış insanların yeniden topluma kazandırılması asıl amaç olmalıdır. Ülkemizde son yapılan düzenlemelerle yarı açık ve kaplı ceza evlerindeki mahkumların sayısı azaltılmış, cezasını konutta tamamlama uygulaması yaygınlaşmıştır.
Buna rağmen ülkemizdeki cezaevlerinde yüz binden fazla mahkum bulunmaktadır. Bunların spor, kültür, sanat etkinliklerine yöneltilmesi; mahkumlar arasında okuyan ve yazan insanların sayısının ve oranının artırılması dilek ve önerilerimiz arasındadır. Mahkumlar okumaz, zaten okumuş olsaydı hapishaneye düşmezdi diyenler olacaktır. Cezaevinde kaldığı sürece ıslah olmayan ve daha sonra da suç işlemeyi sürdüren insanlara ne demeli? Bunları ıslah etmek için neler yapılmalı? Buna kafa yormalıyız.
İnsanları özgürlüğünden mahrum bırakmak elbette ağır bir cezadır. Onurlu ve düşünceli insanlar bunu bilerek suç işlemekten uzak dururlar. Ancak, eski çağlardan beri suç- ceza ve ödül kavramı insanlık tarihinde yürürlüktedir. Hapislik ve hapishanelere de edebiyat ve sanatın her dalında yer verilmiş, şairler tarafından Mahpusluk zor zanaat olarak tanımlanmıştır.
Yazımızı, Cahit Sıtkı Tarancı’nın Memleket İsterim adlı şiiriyle tamamlıyoruz. Biz de şairin dilek ve isteklerine katılıyoruz. Ancak, bir yerde suç varsa, ceza da olacaktır. Başarı varsa karşılığında ödül vardır. Adalet böyle sağlanmaktadır. Adaleti tecelli ettirmek için hapishanelere ihtiyaç vardır. Bu yüzden edebiyat ve sanat eserlerinde aşk ve ölüm gibi, adalet kavramı da en eski temalar arasındadır.
Memleket isterim
Gök mavi, dal yeşil, tarla sarı olsun;
Kuşların çiçeklerin diyarı olsun.
Memleket isterim
Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun;
Kardeş kavgasına bir nihayet olsun.
Memleket isterim
Ne zengin fakir, ne sen ben farkı olsun;
Kış günü herkesin evi barkı olsun.
Memleket isterim
Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun;
Olursa bir şikayet ölümden olsun.