Bir zamanlar neredeyse her evde dokunan Sarız kilimleri, sarma tezgahlarda işlenen özgün motifleri ile ün kazanmıştı. Fakat zamanla bu el sanatı unutulmaya yüz tuttu ve dokumacı sayısı bir avuç kadına kaldı.

Sarız Kadın Kooperatifi'nin kurucu üyeleri bu duruma seyirci kalmak istemedi. Bir araya gelerek kurdukları kooperatifte, Sarız kilimlerini dokumayı sürdürüyor ve bu nadide geleneği yaşatmak için büyük çaba harcıyorlar.

Kooperatifte altı kadın dokumacılık yaparken, ikisi de farklı işlerle uğraşıyor. Geleneksel yöntemlerle üretilen kilimler, kurumlardan gelen yoğun talepleri karşılamak için gece gündüz çalışıyor.

Kooperatif Başkanı Fatma Alkış, yaptığı açıklamada, 7 yaşında kilim dokumayı annesinden öğrendiğini söyledi.

Alkış, 21 yaşına kadar kilim dokuduğunu, evlenince bir süre ara verdiğini anlatarak, İŞKUR'un açtığı kurslara katıldığını, halk eğitim merkezinde usta öğreticilik yaptığını ve girdiği sınavlar sonucu Kültür ve Turizm Bakanlığı Sanatçı Tanıtım Kartı aldığını belirtti.

"ÜRETİM AZ OLUNCA YETİŞTİREMİYORUZ"

Vali Gökmen Çiçek öncülüğünde kurulan kooperatifte Sarız kilimini dokumayı sürdürdüklerini ifade eden Alkış, şunları söyledi:

"Kilim üretimi az, unutulmaya başlandı. Kilimlerimiz 'Sarız düz dokuma' diye bilinir. Sarız'ın kendine özgü motifleri vardır. Eskiden her evin geçim kaynağıydı ve yaz, kış dokunurdu. Her şey kilime bakardı, geçim buna bağlıydı. Şimdi dokuma yapmak isteyen yok çünkü bu zamana kadar sigortasız, maaşsız çalıştıkları için yapmak istemiyorlar. Biz elimizden geldiği kadar hayatta tutmaya çalışıyoruz. Sarız düz dokumaları, başka yörelere göre daha güzeldir. Her yerden talep var. Resmi kurumlardan, belediyelerden özel siparişlerimiz oluyor ama üretim az olunca yetiştiremiyoruz."

"ESKİDEN HER ŞEYİMİZ KİLİM ÜZERİNEYDİ"

8 yaşından bu yana kilim dokuyan Gülüzar Taşkın da çocukken annesi ve babaannesinin kilim dokuduğunu, tezgahtaki küçük alanları da çocukların yaptığını anlattı.

Kızlarına da kilim dokumayı öğrettiğini belirten Taşkın, şunları kaydetti:

"Kilim dokumanın gelişmesini isterim. Artık başkaları dokumuyor. Uzun yıllar dokudum, şimdi de kooperatifte kilim dokuyoruz. Eskiden her şeyimiz kilim üzerineydi, kışın daha çok dokurduk ve her şeyi kilimle alırdık. Esnaf aracılığıyla bir şirkete yapardık, kilim karşılığı erzak alırdık. Bazıları da parasını verirdi, çocuklarımıza harcardık. Kilime talep çok, kurumlar istiyor dokunsa çok iyi olacak. Birkaç kişi daha bize katılsa güzel olur. Kızlarımızın çeyizinde kilim, seccade, sehpa ve masa üzeri olarak yer alır. Kilim dokumanın bir zorluğu yok, biz sürekli dokuyoruz. Kafanda bir şey varsa dokudukça dağılır, dokudukça dokuyasın gelir."

Kaynak: AA