İNSANLAR VE DEĞİŞİM

İletişim araçları, insanların ortak bilgiye ulaşmalarını çok kolaylaştırdı. İnternet ağı aracılığıyla yeryüzündeki bilgileri kolayca elde ediyoruz. Bu bilgiler kontrol edilmiş ve yararlanmamıza izin verilmiş olanlardır. Çünkü internet, mail ve cep telefonu gibi iletişim araçlarından elde edeceğimiz bilgiler belli merkezlerin kontrolünden sonra bize sunulmaktadır.
Teknolojik gelişmeler ve ülkeler arasındaki iletişimin, erişimin bu kadar kısa olması dünyada bilgi ve ilişkilerde siyah-beyaz gibi keskin renklerin terk edilmesine neden olmuştur. İnsanlar arası ilişkilerde şimdi ara tonlar var. Yani siyah-beyaz değil gri. Keskin çizgiler artık ortadan kalkıyor.
Bu gelişme zeki insan ile akıllı insan arasındaki farkı çok önemli kılıyor. Teknolojinin ve ortak bilginin insanları kontrolüne alması sonucu, “zeki insan mı akıllı insan mı?“ sorusunun iyi değerlendirilmesini gerektiriyor.
Günümüz insanı ayrıntılar içinde boğulmak ve rutini devam ettirmekle karşı karşıyadır. Kendisini bundan kurtarabilen birey, başarılı ve yaratıcı olabilir. Yoksa mutfakta yiyen, tuvalette dışarıya atan, geçimini sağlayan, uyuyan, gülen, ağlayan; etten kemikten sinirden oluşmuş makineden başka bir şey değildir.
Baskın karakteri, kıskançlık ve ego duygusu olmayan, başkalarıyla paylaşımcı birey daha mutlu olur.
Bizim inancımızda insanların hayrını istemek vardır. Milletimizin yapısında, düşküne, yoksula yardım etme karakteri ön plandadır. Bu nedenle kişisel huzur ve mutluluk yaşanır ve de diğer kültürlerin hâkim olduğu ülkelerdeki sosyal patlama bizde yaşanmamıştır.
Ortak bilgiye ulaşma adına kültür emperyalizmine uğramak, bizim milletimizin yaşayacağı en büyük kötülük olacaktır. Bilgi edinirken, bilgi kirliliği içine düşmek ayrı bir tehlikedir. Çünkü bilgi kirliliğini oluşturmak, teknolojik yeniliği ve gücü elinde bulunduran emperyalistlerin yaptığı bir saldırıdır.
Toplumumuzun tarihinde ataerkil aile geleneği vardır. Bu nedenle ailede, aile büyükleri, toplum içinde seçilmiş ya da atanmış yöneticiler, bizim adımıza düşünsün isteriz.
Bu kolaycılıktır. O kişi kim ise iyiyi güzeli düşünsün ve yapsın isteriz. Bizim adımıza konuşsun, bir yerlere gidip temsil etsin isteriz. Değişen dünyada artık buna yer yoktur. Her birimizin ayrı ayrı düşünüp, yaratıcı fikirler ortaya koyma zamanımız gelmiş ve geçmektedir. Katılımcılık ve şeffaflık ön plana çıkmalıdır.
Toplumsal yapıda ortak payda çok önemlidir. Toplumu belli bir ortak paydada buluşturmak ayrıntıları ve bölünmeyi önleyebilir.
İnsanımız birbirini, iyi dinlemeli, hatta karşısındakini sözünü kesmeden sonuna kadar dinleyebilmelidir.
Dinlediğini anlamak daha da önemli değil midir? Anladıktan sonra kendi düşüncelerini ortaya koymak anlaşılabilmenin en önemli parçasıdır. Karşılıklı anlaşabilmek, sorunların ortadan kalkması anlamına gelmez mi?
İnsanları birbirinden uzaklaştıran düşünce ve bilgiden uzak durmalıyız.
Ortak akıl, insanımızı birbirine yakınlaştıracak, toplumsal ortak paydada buluşturacak unsurdur.
Şu günlerde, buna oldukça fazla ihtiyacımız var.