Kadın ve Demokrasi Vakfı (KADEM), 28 Şubat sürecinin, sadece yasakçı ve ayrımcı uygulamalarıyla bireysel mağduriyetlere neden olmakla kalmayıp, Türkiye’nin demokrasi sürecine de büyük bir darbe vurduğunun altını çiziyor. 28 Şubat’tan bugüne kadar devam eden bu zihniyetin etkisinin hala hissedildiği günümüzde, KADEM, başlattığı kampanya ile bu olguyu görünür hale getirip etkisizleştirmeyi hedefliyor.
KADEM'in hazırladığı animasyon film, 28 Şubat sürecinde yaşanan travmatik olayları odak noktasına alarak, mağdurların karşılaştığı ayrımcılıkları gözler önüne seriyor. Kampanya, bu zihniyetin hala var olduğunu ve iş hayatı gibi toplumsal alanlarda kadınların adaletli bir şekilde yer bulmalarının engellendiğini vurguluyor.
Başörtüsü nedeniyle işe alınmayan Zeynep’in hikâyesi, bu sürecin günümüzde de devam eden bir ‘zihniyet meselesi’ olarak karşımıza çıktığını gösteriyor. Zeynep, 2016 yılında başvurduğu iş ilanında, mülakatı başarılı geçmesine rağmen “Kadın adayların başörtülü olmaması” şartıyla işe alınmamıştır. Bu ayrımcılık, Yargı tarafından mahkeme kararıyla kaldırılmış olsa da, benzer uygulamalar hala varlığını sürdürmektedir. KADEM, iş dünyasına, bu tür ayrımcılıklara karşı durulması gerektiğini ve kadınların özgür, eşit ve adil bir şekilde çalışma haklarının güvence altına alınması gerektiğini belirtiyor.
KADEM, iş insanlarına şöyle sesleniyor: “Özgür ve eşit bir şekilde çalışmak, kendi ayakları üzerinde durmak ve değer yaratmak isteyen kadınların engellenmesine izin vermeyin. 28 Şubat’ın köhne ve karanlık zihniyeti, tarihin karanlık sayfalarına gömülmeli, yerine adalet ve hakkaniyet temelli bir anlayış hâkim olmalıdır.”
Zeynep’in yaşadığı ayrımcılığın yalnızca kişisel bir trajedi değil, tüm toplumun ilerlemesine engel bir durum olduğunu vurgulayan KADEM, iş dünyasına şöyle sesleniyor: “Eşitlik sadece bir slogan olmamalıdır. Hak mücadelesi, sadece mağdurlar tarafından değil, sizler tarafından da benimsenmelidir. Toplumda daha adil ve eşit bir yaşam inşa etmek için iş hayatında da bu zihniyete karşı durulmalıdır.”
KADEM, iş dünyasının, ayrımcılığı kabul etmeyerek ve adaletli bir yaklaşım sergileyerek kadınların toplumsal hayatta daha güçlü ve eşit bir şekilde yer almasını sağlama sorumluluğunu taşıdığını belirtiyor. Bu şekilde, 28 Şubat zihniyetinin geride bırakılması ve adaletin hâkim olduğu bir toplum yapısının inşa edilmesi mümkün olacaktır.
