Türkiye’nin kayısıyla özdeşleşmiş şehri Malatya, bereketli topraklarında yalnızca altın sarısı kayısıyı değil, adeta bir meyve şöleni yetiştiriyor. Son yıllarda tarımsal çeşitliliğiyle dikkat çeken şehir, iklim avantajı ve geniş tarım alanlarıyla “Anadolu’nun meyve ambarı” olma yolunda ilerliyor.
Kentte yılda ortalama 400 bin ton kayısı üretilirken, Doğanşehir’den Yeşilyurt’a kadar uzanan verimli vadi ve ovalar; elma, armut, şeftali, kiraz, erik, üzüm, ceviz ve dut üretiminde de ciddi bir ivme yakaladı.
Kayısı hala tahtın sahibi
Dünya kuru kayısı üretiminin büyük kısmını tek başına karşılayan Malatya’da kayısı bahçeleri yine başrolü oynamaya devam ediyor. Hem iç piyasada hem ihracatta bölge ekonomisinin lokomotifi olmaya devam eden kayısı, şehrin sembolü olmayı sürdürüyor.
Meyve çeşitleriyle büyüyen bir tarım ekonomisi
Doğanşehir’in serin havasında yetişen aromatik elmalar, Arapgir’in verimli bağlarından toplanan üzümler, Yeşilyurt’un dalbastı kirazları, Hekimhan’ın kaliteli cevizleri ve Darende’nin nar bahçeleri artık Malatya’nın tarımsal kimliğinde önemli yer tutuyor.
Uzmanlar, Malatya’nın özellikle iklim değişikliğine uyumlu bahçe çeşitliliğinin, önümüzdeki yıllarda şehri yalnızca kayısıyla değil, “çok yönlü meyve üretim merkezi” olarak da öne çıkaracağını söylüyor.
Yeni hedef: Meyve turizmi
Yerel yönetimler ve üreticiler, meyve çeşitliliğinin artmasıyla birlikte gastronomi ve agroturizm çalışmalarına da hız vermiş durumda. Şehir, kayısıdan üzüm bağlarına, ceviz bahçelerinden şeftali hasadına kadar geniş bir yelpazede ziyaretçilere tarım deneyimi sunmayı hedefliyor.
Meyve üretimindeki bu çeşitlilik, Malatya’nın hem ekonomik hem kültürel zenginliğini artırırken, şehri “bir meyveden fazlası” olarak yeniden konumlandırıyor.
