‘Deprem nedenli göçün Malatya ekonomisine etkisi’ konulu çalıştayda konuşan Özcan, Malatya’nın 2020 yılından buyana pandemi, Elazığ depremi ve devamında 6 Şubat 2023 depremlerini yaşadığını anımsattı.
Üst üste gelen felaketlerin ardından 12 Nisan’da Malatya’nın zirai don yaşadığını kaydeden Özcan, “Bölgeyi ilgilendiren büyük bir krize döndü” dedi.
Özcan, şehrin nitelikli bir göç yaşadığına dikkati çekerek,
“Nitelikli göç verirken, niteliksiz bir göç alıyoruz. Malatya coğrafya olarak liman kentlerinden uzak olmasından kaynaklı sanayi kenti olması noktasında çok fazla ilerleme gösteremiyor. Ekonomik krizin yarattığı mali disiplinin getirdiği zorluklarla beraberde şehirde ciddi anlamda bir geriye gidiş söz konusu. Nitelikli göçün önüne geçmek için ekonomik anlamda şehrin alması gereken tedbirlerin mutlaka anlamlı bir şekilde masaya yatırılıp, çözüm üretilmelidir”
dedi.
Malatya’nın bir tarım ürününün merkezini oluşturduğu ekonomik eksenin dışına çıkmak zorunda olduğunu ifade eden Özcan, şunları söyledi:
“Çok yoğun çalışmak gerekiyor. Zirai donun bir şehirde nasıl ekonomik travma yarattığını hep beraber görüyoruz. Demek ki kayısı, şehrin ekonomisi ve geleceği açısından bizim tahmin ettiğimizin dışında daha büyük bir alanı işgal ediyor. Şehri bir sanayi kenti yapma anlamında 3.OSB tamamlamaya çalışılırken iki yeni organize sanayi bölgesi kuruluyor. Birisi Fırıncı bölgesinde diğeri Yeniköy üzerinde. Bunların kapasite oranları, mevcuttaki OSB’lerdeki işletmelerin verimliliği şehrin çok önemli bir analize ihtiyacı var.”
Özcan, göçün önüne geçmek için şehirde bir an önce kendi kodlarıyla, depremden önceki sürdürülebilir yaşam şartlarının oluşturulması gerektiğine vurgu yaparak,
“Sanayici arkadaşlarımızın OSB ve dışında yatırım yapanlarında mutlaka sürdürülebilir bir sanayi odaklı merkezde faaliyetlerini sürdürebilecek şartlarını iyileştirmek gerekiyor. Çok ciddi bir personel krizi yaşıyoruz. İnsan işgücü açığı var. Şehirde İşkur’a iş bulmak için başvuran sayı ile sanayicinin talep ettiği sayı belki orantısız ama yine organize sanayi bölgeleri bunu absorbe edemiyor. TYT projesi bu anlamda sanayicilerimizi çok zor durumda bırakıyor”
diye konuştu.