Akçin, son dönemde artan fabrika yatırımlarının şehrin ekonomik hareketliliğini ciddi şekilde yükselttiğini ifade ederek, sanayi çeşitliliğini artırmanın Malatya için hayati önem taşıdığını vurguladı.
“Firmaları Malatya’ya çekmek ve sürdürülebilir bir kalkınma modeli oluşturmak için yoğun bir çaba içindeyiz” diyen Akçin, yatırım ortamının güçlendirilmesi için çok yönlü çalışmalar yürüttüklerini aktardı.
Deprem sonrası Malatya’nın kendi kendine yeten bir ekonomik yapıya kavuşması gerektiğinin altını çizen Akçin, şunları söyledi:
“Bugün Malatya sadece tekstil ya da kayısıyla anılan bir şehir olmaktan çıkıyor. Alüminyum profil üretiminden cam sanayisine, su deposu ihracatından farklı üretim kollarına uzanan geniş bir sanayi yelpazemiz var. Bu çeşitlilik hem şehrin direncini artırıyor hem de dış pazarlara açılan yeni kapılar oluşturuyor.”
Sanayinin bir şehre yalnızca üretim kazandırmadığını, aynı zamanda istihdamı büyüttüğünü, nüfusu koruduğunu ve yaşam standartlarını yükselttiğini hatırlatan Akçin, Malatya’nın geleceğe güvenle bakabilmesi için sanayileşmenin kaçınılmaz olduğunu söyledi.
Akçin, “Malatya’nın güçlü bir ekonomiyle ayakta durabilmesi, daha fazla üretmek ve daha çok katma değer yaratmakla mümkündür. Bu şehir için sanayi artık bir seçenek değil, zorunluluktur” dedi.