Bekir Erdem açıklamasında, milyonlarca emeklinin yaşamı boyunca ülkeye değer kattığını ancak bu emeğin hiçbir şekilde karşılık bulmadığını söyledi.
“Emekliye reva görülen insan onuruna yakışmayan bir yaşam ücreti, emeklinin toplum içerisindeki saygınlığını ve mücadele gücünü kırmaktadır.” Diyerek sözlerine devam eden Erdem, ‘Emekliler uzun yaşıyor” söylemine tepki gösterdi.
Erdem, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanı’nın “Emekliler uzun yaşıyor, sisteme yük oluyor” açıklamasına da sert sözlerle yanıt verdi.
Bu tür söylemlerin, emeklileri toplumda “yük” gibi gösteren bir zihniyeti ortaya çıkardığını belirten Erdem, şu ifadeleri kullandı:
“Bu açıklamalar, iktidarın yanlış politikalarının bir sonucu olan düşük maaş ve artan yaşam maliyetlerini meşrulaştırma çabasıdır. Emekli maaşları enflasyon karşısında hızla erirken, emeklilerin milli gelirden aldığı pay her geçen gün azalmaktadır.”
Sendika, iktidar çevrelerinden gelen “tasarruf önceliği emekliler olmalı” söylemlerine de tepki gösterdi.
Erdem, sistemin temel sorunlarının emeklilerin uzun yaşaması değil; düşük ücretler, kayıt dışı istihdam, etkisiz prim sistemi ve yanlış bütçe öncelikleri olduğunu belirterek,
“Emekliler, mezarda emeklilik dönemlerinde bile çalışarak primlerini ödemiştir. Bugün yaşanan finansal sorunların sorumluluğu, iktidarın yıllardır sürdürdüğü yanlış ekonomik politikalardadır.”
dedi.
Sendikanın Talepleri
Tüm Emeklilerin Sendikası, toplantıda aşağıdaki taleplerini bir kez daha dile getirdi:
Emeklilerin ve dul/yetim hak sahiplerinin maaşlarının, yaşam maliyetleri ve enflasyon karşısında korunması.
Emeklilik sisteminde “uzun yaşama” odaklı değil, adil prim ve emek karşılığı temelinde bir yaklaşımın benimsenmesi.
Sosyal güvenlik sisteminin finansmanında yükün emekçiden alınarak, kayıt dışı ekonomiyle mücadeleye ve adil vergi sistemine kaydırılması.
Emeklilik yaşlarının ve maaş bağlama oranlarının yeniden düzenlenerek, geçmişte düşük primle emekli olanların durumunun iyileştirilmesi.
Bekir Erdem, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Emeklilerin onuru ve geleceği, sosyal devletin en güçlü göstergesidir. Taleplerimiz karşılanana kadar mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz.”
