Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ) Malatya İl Temsilciliği öncülüğünde, 2025 yılı Toplu İş Sözleşmesi sürecine ilişkin taleplerini dile getirmek üzere Malatya’da kitlesel bir basın açıklaması gerçekleştirildi. TÜRK-İŞ Malatya İl Başkanı Hikmet Kazgan ve sendika yöneticileri, AK Parti İl Başkanlığı binası önünde açıklama yapmak istediler ancak izin verilmemesi üzerine bina yakınındaki bir alanda eylemlerini gerçekleştirdiler.
Eylemde konuşan İl Başkanı Hikmet Kazgan, Türkiye’nin dört bir yanında eş zamanlı olarak yapılan basın açıklamalarıyla kamu işçilerinin geçim derdi, adalet talebi ve insanca yaşam isteğini kamuoyuna duyurmak istediklerini belirtti.
Basın açıklamasında, işçilerin yıllardır artan hayat pahalılığı ve adaletsiz vergi yükü karşısında ezildiğini ifade eden Kazgan,
“TÜİK’in verileri halkın yaşadığı ekonomik gerçeği yansıtmıyor. Sözde zam teklifleriyle bizlerle alay ediliyor. Artık yeter! Bu ülkede alın teri döken işçiler geçinemiyor, borçla yaşamaya mahkum ediliyor”
dedi.
6 Maddelik Talep Listesi Sunuldu
Kazgan, TÜRK-İŞ olarak taleplerini altı başlık altında topladıklarını belirterek şunları sıraladı:
İnsan onuruna yakışır bir ücret
Gerçekçi ve adil bir toplu sözleşme
Vergide adalet
Geçim sıkıntısına acil çözüm
Güvenceli çalışma ve iş güvencesi
Emeğe saygı, işçiye değer
İşçilerin, insanca yaşamak için değil, hayatta kalmak için mücadele ettiğini vurgulayan Kazgan,
“Biz bu ülkenin çalışanlarıyız. Üretiyoruz, alın teri döküyoruz, ancak emeğimizin karşılığını alamıyoruz”
ifadelerini kullandı.
Açıklamanın sonunda Kazgan, bir kamu işçisinin kaleme aldığı duygusal mektubu okudu. Mektupta yer alan ifadeler, alandaki işçileri duygulandırdı. Geçim sıkıntısı, çocuklara sağlanamayan temel ihtiyaçlar ve büyüyen borç yükü karşısında dayanışma ve mücadele çağrısı yapıldı.
Kazgan, mektubu okuyarak,
“Bu mektup sadece bir kişinin değil, hepimizin ortak duygusudur. Yaşarken ölüye dönmeyelim. Birlik olalım, mücadele edelim ve hakkımızı direne direne alalım”
dedi.
Kazgan son olarak,
“Sadaka değil hakkımızı, ikram değil emeğimizin karşılığını istiyoruz. Sefalet değil onurlu bir yaşam istiyoruz”
sözleriyle hükümete çağrıda bulundu.
Eylem, “Yaşasın Türk-İş”, “Direne direne kazanacağız” ve “İşçiyiz, haklıyız, kazanacağız” sloganlarıyla son buldu.