MUHASEBE

Müslüman olmanın bir farkı hesap verme inancıdır. Bu inanç beraberinde bir muhasebeyi getirir. Düzgün bir muhasebe, hata yapma oranını en aza indirir.

Tarihten günümüze ve bugün, yaptığımız hataların, insanlığa sunmamız gerekirken sunamadığımız hizmetlerin, dökülen kanların düzgün muhasebesi yapılıp, tefekkürü ihmal edilmeseydi, şu an yüreğimizi dağlayan nice olumsuzluk belki de yaşanmayacaktı.

Şu günlerde, birçok kesim tarafından çok konuşulan, aileleri tedirgin eden ve tedirgin oldukları için de, çocuklarını gönüllü vakıf ve derneklerden uzak tutmaya çalışan ailelerin serzenişlerinin konuşulduğunu duyuyorum. Bu serzenişler, alınan kararlar, elbette güncel siyasetten etkilenmekte, dedikodulardan nem kapmaktadır ancak özellikle 15 Temmuz menfur hadisesinden sonra, ülkenin yaşadığı acılar bu tür serzenişlerin, “artık yeter” denen ana sebebidir.

Bu ihanet sarmalından sonra, derin bir muhasebe yapması beklenen nice insanın, hala meseleye yeteri ciddiyetle eğilmemesi, suiistimal edilen kitleden özür dilenmemesi ve birilerinin gördüğünü söylediği rüyalarla, mevzi korumaya çalışması insanımızı iyiden iyiye dernek, vakıf ve hiziplere karşı mesafeli olmaya sevk etmiştir, sevk etmektedir.

Bu hal insanımızın güven anaforunda çırpınmasına sebep olmaktadır.

Bu hal, kendilerine alan açmak isteyen birilerinin kullandığı bir malzeme olarak, samimi yürekleri giderek incitmektedir.

Bu nedenle işi pişkinliğe vuranlara, samimiyetlerine rağmen işi pişkinliğe vuranların oyunlarını göremeyenlere seslenmek gerekir.

Sesleniş şöyle olabilir:

Derin hesaplarda, karanlık sularda, anlaşılmaz sandıkları katekullilerle iş yürütmeye çalışanlar dinleyin!

Yitirilmesine sebep olduğunuz gençlerin hesabı ağırdır...

Ailelerin omzuna yüklediğiniz hizmet samimiyetinden ihanet devşirmek ve sonra kendi gölgenizle bile alay etmeniz indi ilahide affedilmez bir gaflettir.

Tek çaresi vardır bu gafletlerin; tevbe! Ve yeniden arınıp, günahların kefaretini vermek!

İnsanlardan aldattıklarınız olabilir, hala "masumlar orta oyunu" oynatmak isteyebilirsiniz, lakin Allah'ı aldatamazsınız... Her hesaptan kaçabilirsiniz ama O'nun hesabından kaçış yoktur!

Titreyin ve kendinize gelin, ihanet oyununu sürdürmeyin.

Heba ettiğiniz onca insanın emeğinden, kendiniz için daha fazla cehennem devşirmeyin!

Çığ düşse bir bölge inlerdi.

Sel aksa geçtiği yeri yıkardı.

Siz gönüller yıktınız.

Siz insanlığa umut olacak ışığın önünde, bütün yönlerden karartılar kesildiniz.

Işığa hasret nesiller sizin sebep olduğunuz karartıların kurbanı olacak.

Artık çekilin ve Allah'tan af dileyin.

Biliyor musunuz, bugünlerde onbinlerce insanın sessiz feryadıdır bu!

Hala bir eser varsa içinizde kurtuluş yoluna dair, bu sessiz feryatlara kulak verin!

Ve ey samimi yürekler, siz de, artık rüyaların esiri olmayın!