Biz size döneriz ya da biz size olumlu olumsuz döneriz sözü iş başvurularında karşılaştığımız bir sözdür. Şirkete başvuru yapıyor ve bekliyoruz!
Telefonunuz çalıyor. Tanımadığınız numara. Biraz heyecan ve biraz merakla açıyorsunuz. Karşınızdaki ses isminizi söylüyor ve o kişi olduğunuzu onaylıyorsunuz. Daha önce başvurduğunuz şirketlerden birinin insan kaynakları sorumlusu sizi görüşmeye davet ediyor.
Ve o heyecan, stres merak dolu görüşme başlıyor. Bazı soruları kolaylıkla cevaplasanız da bazılarında mütereddit olabiliyorsunuz. Bitiyor nihayet! İnsan kaynakları sorumlusu “görüşmenin değerlendirilmesi yapıldıktan sonra size dönüş yapacağız.” İş görüşmelerinin sonunda söylenir bu söz. Adaylar bu sözle uğurlanır.
Bir umuttur bekliyorsunuz. Biz size döneriz denildiği için! Görüşmeden bir iki gün sonra o dönüşün gerçekleşmesini bekliyorsunuz. On gün sonra, telefonunuza bakıyorsunuz bir ses duyduğunuzu sanıp, fakat yanılıyorsunuz, hala dönen olmamış. Biraz daha sabır deyip bekliyorsunuz. Bu bekleme sürecinde ne yazık ki en ufak bir belirti yok. Ancak bir bakıyorsunuz, firma aynı ilanı tekrar vermiş ve umudunuz tamamen sıfırlanıyor. O dönüş yapılmayacaktır ve yapılmaz da…
Evet, arkadaşlar maalesef insan kaynaklarının ekseri kahire si, olumsuz olan görüşmelerle ilgili adaya dönüş yapmıyor. Oysa bir telefon açıp “görüşmelerinizi değerlendirdik size şimdilik olumlu yanıt veremiyoruz, iş hayatınızda başarılar” demek çok zor olmamalı…
Şöyle ki; Sizinle görüşmek için onca hazırlık yapan, onca yol gelen birisine bir dönüş yapmayı, neden ihmal ediyorsunuz sevgili insan kaynakları sorumluları? Oysa insan kaynakları çalışanları olarak insan psikolojisinden asgari ölçüde anlamanızı beklerdim. Evet, görüşmeye çağıracak kadar değerli bulduğunuz ve görüşmeniz teşrif etmiş kişilere bu dönüşü yapın! Hem adayın kendini değerli hissetmesini sağlayacak hem adayın nazarında nazik davranışınızdan ötürü sempati toplayacak, hem de şirketinizin insana verdiği değeri yansıtmış olacaksınız…
Kısacası, “devenin nerem doğru” yanıtına, uygun olarak pek çok sorunlar olması kabul edilebilir bir olgu olmasına rağmen, bütün bunların kaynağı olan “insan seçen insan ve sistem” konusundaki bilgisizlik, umursamazlık, deneyimsizlik ve en önemlisi insana saygının pek bulunmadığı bu ortam, kurum ve kuruluşlara, firmalara en fazla zarar verecek konuların başında gelecektir, diye değerlendiriyorum…