Sokak Hayvanları Ne Olacak?

Uzun süredir gündemde olan Hayvanları Koruma Kanunu Taslağı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla yeniden gündeme geldi. 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nun revize edilmesiyle ilgili taslak, hayvan hakları savunucuları tarafından büyük tepkiyle karşılandı. Taslakta yer alan kısırlaştırma, aşılama ve sahiplendirme gibi maddeler, hayvan katliamı olarak nitelendiriliyor.

Taslağa göre, her ilde barınakların kapasitesine göre çalışmalar aşamalı olarak yürütülecek. Bu kapsamda etap etap kısırlaştırma ve aşılama yapılması, köpeklerin sahiplendirilmesi için belli bir süre verilmesi ve bu sürenin sonunda sahiplendirilmeyen hayvanların uyutulması öngörülüyor.

Bu ne demek biliyor musunuz? Sokakta yaşayan, belki de bir zamanlar terk edilmiş, sevgiye ve yuva özlemi çeken canlar, sahiplenilmezse katledilmek üzere barınaklarda ölüme terk edilecek. Bu nasıl bir vicdansızlık, nasıl bir vahşet?

Hayvan hakları savunucuları, taslağın barınak kapasitesinin yetersizliği göz önüne alındığında, binlerce canlının uyutulmasına yol açacağını savunuyor. Bu durumun, hayvan refahını ve haklarını korumak bir yana, tam tersi bir etkiye sahip olacağını belirtiyorlar.

Türkiye'deki barınaklar halihazırda kapasitelerinin çok üstünde doluluk oranlarına sahip. Bu durum, barınaklarda hijyen ve sağlık koşullarının bozulmasına, hayvanların yetersiz beslenmesine ve hastalıklara yol açıyor. Barınakların yetersizliği göz önüne alındığında, taslakta yer alan belli bir süre sonra sahiplendirilmeyen hayvanların uyutulması maddesi, binlerce canlının yok edilmesi anlamına geliyor. Bu durum, hayvan refahı ve hakları açısından kabul edilemez bir durum.

Taslağa göre, sokak hayvanlarının kısırlaştırılması ve aşılanması zorunlu hale getirilecek. Bu madde, ilk bakışta hayvan refahı için faydalı gibi görünse de, uygulamada birçok sorunu beraberinde getiriyor. Çünkü sokak hayvanlarının kısırlaştırılması ve aşılanması için gerekli altyapı maalesef ülkemizde yok.

Ayrıca, kısırlaştırma ve aşılamanın tek başına sorunu çözmeyeceği de unutulmamalıdır. Sokak hayvanlarının asıl sorunu, barınma ve beslenme imkanlarının yetersizliğidir. Bu temel ihtiyaçlar karşılanmadan yapılan kısırlaştırma ve aşılama çalışmaları, sorunun kökten çözülmesine katkıda bulunmayacak.

Hayvan hakları savunucuları, taslağın hayvan refahı ve hakları açısından büyük bir geri adım olduğunu savunuyor. Savunucular, taslağın yerine, barınak kapasitesinin artırılması, hayvan refahı ve hakları eğitiminin yaygınlaştırılması, hayvan sahiplendirmeyi teşvik edecek politikaların geliştirilmesi gibi çözümler öneriyor.

Hayvanları Koruma Kanunu Taslağı, hayvan refahı ve hakları açısından büyük bir tehdit oluşturmakta. Taslakta yer alan kısırlaştırma, aşılama ve sahiplendirme gibi maddeler, hayvan katliamı olarak nitelendirilebilecek sonuçlara yol açabilir. Hayvan hakları savunucuları ve tüm vicdanlı insanlar, bu taslağa karşı seslerini yükseltmeli ve hayvan refahı ve haklarını koruyacak gerçek çözümler için mücadele etmelidir.

Unutmayalım ki, her canlının yaşama ve refah içinde olma hakkı vardır. Hayvanları korumak, sadece bir vicdan meselesi değil, aynı zamanda bir yasal sorumluluktur.