Vefa Duygusu ve Gazilerimiz

Her yıl 19 Eylül geldiğinde, içimizde kabaran o özel duyguyu hissederiz: Gaziler Günü. Bu sadece bir tarih, resmi bir kutlama değil; aynı zamanda bir vefa borcu, minnet duygusunun en samimi ifadesidir. Bu topraklar için canını ortaya koyan, uzuvlarını feda eden kahramanlarımızı hatırlama ve onurlandırma günüdür.

Gazi, sadece cephede savaşan değil, vatanı için en büyük fedakarlığı gösteren kişidir. Onların bedenlerinde taşıdıkları izler, sadece fiziksel yaralar değil, aynı zamanda bu ülkenin bağımsızlık ve hürriyet mücadelesinin de birer nişanıdır. O yaralar, bize bu vatanın ne kadar büyük bedellerle kazanıldığını, ne kadar zor şartlarda korunduğunu fısıldar.

Bazen bir köşe başında, bazen bir otobüste karşılaşırız onlarla. Bedenleri belki yorgun düşmüştür ama gözlerindeki vatan sevgisi hiç sönmemiştir. Onlarla sohbet ettiğinizde, o zorlu günlerin hikayelerini dinlediğinizde anlarsınız; gazi olmak, sadece bir unvan değil, aynı zamanda bir ruh halidir. Yüreğinde bitmeyen bir memleket sevgisi taşımaktır.

Gazilerimize sahip çıkmak, sadece devlete değil, hepimize düşen bir görevdir. Onların hatıralarını yaşatmak, sorunlarına duyarlı olmak, omuzlarındaki yükü hafifletmek hepimizin insanlık borcudur. Unutmayalım ki, onların gösterdiği cesaret sayesinde bugün huzur ve güven içinde yaşıyoruz.

Bu özel günde, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, bu toprakları vatan yapan tüm gazilerimize şükranlarımızı sunuyorum. Onların aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyor, tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Gaziler Gününüz kutlu olsun!