Malatya’da, Kongre ve Kültür Merkezinde partinin il kongresine katılan Erbakan, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Erbakan, 1Bu muhteşem manzara zalimlere korku veriyor, mazlumlara umut oluyor, yaşanabilir, yeni bir Türkiye için işaret fişeği oluyor. Diğerlerinin büyük kongrelerini yaptığı salonlarda biz il kongrelerimizi yapıyoruz. Milli görüş, bir yanardağ olmuş patlıyor” ifadelerini kullandı.
“Yaşanabilir, yeni bir Türkiye’yi kuracağız” diyen Erbakan, şunları söyledi:
“Malatya’daki bu salon, “Milli görüşün üzerine beton değil kurşunda dökseniz milli görüşü bitiremezsiniz” diyor. Bu salon, “Milli görüş geçmiş değil gelecektir” diye haykırıyor. Salona sığmayan bu muazzam topluluk, Malatyalı milli görüşçüler Allah hepinizden razı olsun. Merhum liderimiz Erbakan hocamız “Heyecan” dedi. İkinci 40 yılda bu heyecanı Yeniden Refah ile yaşıyoruz. Allah bizleri Erbakan hocamıza layık, onun gösterdiği hedeflere ikinci kırk yılda ulaşmaya nasip eylesin.”
“Depremin üzerinden 2,5 sene geçmesine rağmen Malatya’da mağduriyet devam ediyor”
Erbakan, konuşmasının devamında şunları ifade etti:
“21’nci asrı yaşadığımız şu günlerde “Trilyon dolarlık milli gelire sahip, bölgesel güç olduk, dünyanın sayılı ülkelerinden olduk” dedikleri dönemde Malatya’mızda depremden 2,5 sene geçti manzara bakıldığında bu anlatılanlar kentte vücut bulmamış. Türkiye’mize yakışacak bir yara sarma operasyonu yapılmamış. Depremin üzerinden 2,5 sene geçmesine rağmen Malatyalıların mağduriyetleri devam ediyor, yaralar gerektiği gibi sarılmadı. Trilyonlar kamudaki lüks ve şatafata giderken Malatya’ya, Kahramanmaraş, Gaziantep, Adıyaman ve Hatay’da gelinde depremin yarası sarılamadı. Malatya Çarşısının üç kez teslim tarihi değiştirildi, esnafımız mağdur edildi. Yeni TOKİ yerleşim yerlerinde ne yol ne ulaşım ne bakkal ne berber var. Dağın başına dört duvar yapımlı, insanlara anahtar veriliyor. Rezerv alanı uygulamasıyla 200-250 metre kare al sahiplerine 90 metrekare verilip, vatandaşlarımız mağdur edildi. Dünya kayısı başkenti Malatya.3mız yanlış uygulamalarla dünyadaki ihracat pazarını Özbekistan’a kaptırma karşı karşıya. Don felaketinden en çok etkilenen Malatya devletin desteğini yanında göremediler. Malatya gibi önemli ve büyük şehrimizde su kesintileri artık normal hale gelmiş, su kesintileri hayatın doğal akışı haline gelmiş. Bu sorunların hepsinin çözümü geçmişte olduğu gibi bugünde milli görüşte, Yeniden Refah’tadır.”
“Kürecik Radar Üssü’nü kapatın dedik, tık yok”
Erbakan, Türkiye gündemine ilişkin şunları söyledi:
“Türkiye’de halkın yüzde 45’i açlık sınırının altında gelire sahip: yüze 85’i yoksulluk sınırının altında. Halkın yüzde 45’i elde ettiği gelirle sağlıklı ve düzenli beslenemiyor, aç durumda. Emekli maaşı açlık sınırının yarısı seviyesinde. 4 kişilik açlık sınırı 27 bin lira. Asgari ücret yoksulluk sınırının dörtte biri seviyesinde. Bir haneye iki asgari ücret girse bile yoksulluk sınırının yarısı. İstanbul’da kaç ailenin aylık 96 bin liranın üzerinde geliri var? Bu hesabı yaptığınızda Türkiye’nin yüzde 85’i yoksul durumda. Cumhurbaşkanının tavsiyesine uyup 3 çocuğu olanların aylık 120 bin lira gelire sahip olması gerekir ki temel ihtiyaçları karşılayabilsin. Her yıl 20 milyona yakın insan sosyal yardım alıyor. Paylaşımda, gelir dağılımında adalet yok. İsimleri adaletle başlıyor ama 23 senede Türkiye’de adaletten eser bırakmadılar. Afrika ülkesinin istatistikleri gibi adeta. Bireysel kredi kartı borçları 2,4 trilyon lira. Bireysel krediler; 2,4 trilyon. 4,8 trilyon lira milletin bankalara borcu var. AK Parti iktidara geldiğinde 6,6 milyar bankalara borç vardı. 800 misli artmış, dünyada başka ülkede yok. Ekonomisinin iyi yönetilmediğinin kanıtı. 86 milyonluk Türkiye’de icra ve iflas dosyaları 23 milyona ulaştı. Geniş tanımlı işsiz sayısı 13,8 milyon. Diğer AB ülkelerindeki işsiz sayısını toplasanız bizim yanımıza yaklaşamıyor. Bir senede 2 milyon yeni işsiz var. Kötü ekonomi yönetiminin diğer ispatı da kamu kuruluşlarına ve banlara ödenen görev zararlarıdır. Kamu kuruluşları, bankaları, KİT’ler 6 ayda 254 milyar lira zarar etmiş. Bir senede 500 milyar eder. Bunlar kamu bankaları ve kuruluşlarına yılda 500 milyar zarar ettiriyorlar. Hükümetin açıkladığı memur ve emekliyi hayal kırıklığına uğratan zam teklifine de değinmek gerekiyor. El insaf. Milli görüş nerede AKP zihniyeti nerede? İşçiye Erbakan Hocamız yüzde 100, memura yüzde 200 zam yaptı. Nereden yaptı? Faizden kurtararak yaptı. Zarar eden kamu kuruluşlarında rüşveti, israfı önleyip, milli kaynak üreterek yaptı. Şimdi paralar varsa yoksa faize gidiyor. Dış politikada, Gazze’deki kanayan yaramız hala ciğerimiz yanıyor. Oradaki açlık, susuzluk, perişanlık ümmet olarak bizi perişan ediyor. Bizim yetki sahiplerimiz bir kuru ekmekle, bir damla suyu bile oraya ulaştıramıyorlar. 23 senelik tek başına iktidar olarak TSK’nın gözetiminde yardım koridoru ulaştırıp yardım ulaştıramadıktan sonra siz ne işe yararsınız? Bak İspanya, elin İspanya’sı en azından havadan paraşütle yardım kolisi attı. Ne Amerika ne İsrail ne Avrupa’yı takıyor. Ama bizde dolaylı ticaret hala yasaklanmadı. Bunlara yıllardır söylüyoruz; İsrail’e istihbarat sağlayan “Malatya’daki Kürecik Üssü’nü kapatın” diyorum. Hayır, kapatmıyor. İsrail basınında bile bunu söylediler. Kürecik Radar Üssü’nden bilgi geldiğini söylediler. Bize mi kaldı bu çocuk katili Siyonistleri korumak? “İncirlik Üssü’nü, Kürecik Radar Üssü’nü kapatın” dedik ama tık yok. Bir İspanya kadar olamayan hükümetle, iktidarla karşı karşıyayız. Kapalı kapılar arkasında yaptığınız anlaşmalar, görüşmeler mi var? Bu ayıl size dünya ve ahirette yeter. Gelin bu yanlıştan bir an evvel dönün.”
Türkiye'de işlerin iyi gitmediğini kaydeden Erbakan, 2026 yılının ilkbaharında sandığın milletin önüne getirilmesi tavsiyesinde bulundu. Erbakan,
"Yapacakları en büyük hayır seçim sandığını milletin önüne getirmektir. Milli görüş iktidara gelecek ve yönetim nasıl olur görecekler, Kamuda israfı önleyeceğiz. Gelir gelmez elimize balta alıp, rantı birer birer koparacağız. Kaynaklarla israfa giden paraları kurtarıp, kaynakları harekete geçireceğiz ve denk bütçeyi yapacağız. 81 ilimizde refah projeleri yapacağız. Borç faiz zam vergi ekonomisi yerine üretim, istihdam ve ihracat ekonomisi sistemine geçeceğiz. Milletimizin yüzü, Yeniden Refah ile gülecek"
diye konuştu.