Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar’ın başkanlığında Ankara’da gerçekleştirilen 262. Üniversitelerarası Kurul (ÜAK) Toplantısına, İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nusret Akpolat ile Rektör Danışmanı Prof. Dr. Abdulkadir Baharçiçek katıldı.

Toplantının ana gündemini “2030’a Doğru Türk Yükseköğretiminin Yol Haritası” oluşturdu. Yol haritası; yükseköğretimde dijitalleşme, kalite yönetimi, sürdürülebilirlik, girişimcilik ve uluslararasılaşma başlıkları etrafında şekillendi.

Yükseköğretim Kurulu Başkanı Erol Özvar, geleceğin Türk yükseköğretim sistemini ortak akılla inşa etmek için bir zemin oluşturmak üzere 5 şehirde, 6 farklı buluşma ile tüm üniversitelere ulaşarak “2030’a Doğru Türk Yükseköğretim Vizyonu Bölgesel Toplantıları” gerçekleştirdiklerini ve toplantı çıktılarını bir genelge haline getirerek bütün üniversitelerle paylaştıklarını hatırlattı.

Genelgede, “Kalite Odaklı Süreç Yönetimi ve Liderlik”, “Dijital Dönüşüm ve Veriye Dayalı Yönetim”, “Ulusal ve Uluslararası İtibar ve Görünürlük” ve “Girişimci ve Yenilikçi Üniversite” olmak üzere dört ana başlık altında ayrıntılı eylem planları tanımlandığını belirtti.

Özvar, her bir üniversitenin bu vizyon belgesini kararlılıkla sahiplenmesi, uygulama sürecini bütüncül bir yaklaşımla yönetmesi ve paydaşlarıyla birlikte hareket etmesinin Türk yükseköğretimini 2030 yılında küresel ölçekte de örnek gösterilen bir sistem haline getireceğini vurguladı.

Yükseköğretim sistemini daha verimli ve uluslararası standartlara daha uyumlu bir yapıya kavuşturacak reform çalışmalarına odaklanıldığına değinen Özvar, lisans eğitiminin süresine ilişkin düzenlemeler yapılacağını aktardı. Özvar, şunları kaydetti:

“Yeni dönemde öğrencileri beceri ve yetkinlik kazandırmayan ders ve kredilerle yüklenmekten kurtarmayı gerekli ve lüzumlu görüyoruz. Bunun için ders planları sadeleştirilecek, öğrencilerimizin kendi yeteneklerini sergileyebilecekleri, proje geliştirebilecekleri uygulama ve araştırma temelli öğrenme modelleri hayata geçirilecektir. Böylesi bir dönüşümün en somut çıktılarından biri de birçok Avrupa ülkesinde olduğu gibi dileyen ve şartları yerine getiren öğrencilerimize 3 yılda mezun olabilme imkânı sağlayacak yapısal reformların gündeme alınmasıdır.”

ÖSYM'nin eczacılık sınavlarının giriş belgeleri erişime açıldı
ÖSYM'nin eczacılık sınavlarının giriş belgeleri erişime açıldı
İçeriği Görüntüle

Üniversitelerin yaz okulu başlığı altında öğrenciler için açtığı kursların tekrar aslına rücu edecek şekilde yapılandırılması gerektiğinin üzerinde duran Özvar, “Yaz okulu esas itibarıyla önceki senelerden değil müstakbel bir sonraki yıldan ders almak üzere öğrencilere hizmet etmek durumundadır. Öğrencilerimiz bir sonraki sene veya sonraki senelerde alabilecekleri dersleri yaz okulundan da alabilmelidir” dedi.

Dört yıllık mezuniyet için gerekli 240 AKTS'nin gözden geçirilmesi gerektiğini kaydeden Özvar, “Avrupa'nın pek çok ülkesinde öğrenciler 180 AKTS ile mezun olabilmektedir. Bunu bütün lisans programlarını dikkate alarak, içinde bulunduğumuz yapıyı göz ardı etmeden birlikte gerçekleştireceğiz.” Şeklinde konuştu. Özvar, ön lisans düzeyinde de erken mezuniyet konusunda çalışmaların yapıldığını vurguladı.

Yükseköğretim Kurulu Başkanı Özvar, ön lisans ve lisans düzeylerini kapsayacak şekilde iş yerinde uygulamalı eğitim modelinin yaygınlaştırılması konusunda çalışmaların sürdürüldüğünün müjdesini de şu sözlerle verdi:

“En önemli gündem başlıklarımızdan biri, işyerinde uygulamalı eğitim modelinin yaygınlaştırılması olacak. Bugüne kadar amacına hizmet etmeyen bir bakıma formaliteye dönüşen staj uygulamalarını işyeri temelli mesleki eğitime dönüştürmek bu dönemde ilk önceliklerimiz arasında yer almaktadır. Öğrencilerimizin yalnızca sınıfta değil doğrudan iş hayatının içinde deneyim kazanmalarını sağlayacak bu model onları daha donanımlı, üretken ve istihdam odaklı bireyler haline getirecektir. Bugün itibarıyla stajlar 20-30 günü aşmayan gerek öğrenci gerekse firmalar tarafından cazip görülmeyen bir sürece işaret etmektedir. Bunu dönüştürmek hepimizin üzerine temel bir vazifedir.”

İşyerinde uygulamalı eğitim modelinin pilot çalışmalarının, Konya, Gaziantep, İstanbul, Bursa, Kocaeli, İzmir ve Ankara olmak üzere 7 ilde başlayacağını belirten Özvar, alınacak sonuçlara göre kısa süre içinde tüm ülkeye teşmil edileceğini bildirdi.

Özvar, bu büyük dönüşümü, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Cumhurbaşkanlığı, Strateji ve Bütçe Başkanlığı'nın aktif katılımları ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, her ildeki sanayi ve ticaret odaları, ilgili diğer Sivil Toplum Kuruluşlarıyla iş birliği halinde geçekleştireceklerini ifade etti.

Özvar, yalnızca meslek yüksekokullarında değil lisans programlarında da öğrencilerin eğitim süreçlerini gerçek iş ortamlarıyla bütünleştiren istihdamla doğrudan bağlantılı bir yükseköğretim anlayışını kurumsallaştıracaklarını vurguladı.

Yükseköğretim Kurulu Başkanı Özvar, doktora eğitiminin yükseköğretim sistemi ve ülkenin bilimsel gelişimi açısından kritik önemde olduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:

“Doktora programları artık sadece akademik kariyere hizmet verecek şekilde tasarlanmamalı. Mutlaka müfredatın içine uygulama veya diğer derslerle mezuniyet sonrasında doktora öğrencilerinin sanayide, hizmetlerde, diğer alanlarda da istihdam edilebileceği bilgi, beceri ve yetkinlik kazanacağı araçlar ile mutlaka donatılmalıdır. İkili doktora yerine çoklu doktora programı yapalım. Neden dört üniversite doktora programı aynı anda vermesin? Neden bu modeli sadece ulusal ölçekte değil uluslararası alana taşımayalım? Sadece Türkiye'de değil uluslararası alanda da çoklu doktora programlarının önünü açalım.”

Muhabir: Ferdi Durdu