Eski Malatya ve çevresinde bir Uç Beyi olan Koca Vaiz, yöre halkı nezdinde hem büyük bir din alimi hem de korkusuz bir savaşçı olarak nam salmıştı. Bizans'a karşı sayısız akın düzenleyen ve savaşlara katılan Koca Vaiz'in hayatı, katıldığı çarpışmaların birinde trajik ve bir o kadar da olağanüstü bir şekilde son buldu.
İnanışa göre, bir savaş sırasında düşmanın bir kılıç darbesiyle başı gövdesinden ayrılan Koca Vaiz, bu korkunç yaraya rağmen hayatta kalmayı başardı. Daha da şaşırtıcı olan ise, kopan başını koltuğunun altına alarak savaş meydanından ayrılıp Eski Malatya'ya doğru yola koyulmasıydı.
Ancak efsane, burada trajik bir sonla noktalanıyor. Eski Malatya yakınlarına ulaştığı bir sırada, onu bu halde gören bir kadının dehşet içinde çığlık atması üzerine, Koca Vaiz olduğu yere yığılarak can verdi.
Koca Vaiz'in olağanüstü azminin ve gücünün sona erdiği bu noktaya, daha sonra bir türbe inşa edildi. Günümüzde de bu türbe uykuda korkan, korkulu rüyalar gören, albastı denilen kişilerin korkularını gidermek için ziyaret ettikleri bir merkez haline geldi.
