Osmanlı'da ordunun at ihtiyacının karşılanması amacıyla 1865 yılında kurulan "Sultansuyu Çiftlikatu Hümayun" adıyla 27 bin dönüm arazide kurulan Akçadağ ilçesindeki işletme, Arap atı yetiştiriciliğinde Türkiye'nin en önemli merkezlerinin başında geliyor.
1915 yılında Hara, 1928'de Sultansuyu Harası daha sonra ise Sultansuyu Tarım İşletmesi adıyla faaliyetlerini sürdüren merkezde, geleceğin şampiyon adayı safkan Arap atları yetiştiriliyor.
Malatya'nın Akçadağ ilçesinde, 1865'te 27 bin dönüm araziye "Sultansuyu Çiftlikatu Hümayun" ismiyle kurulan ve 1928'de "Sultansuyu Harası" adını alan işletme, 1984'ten bu yana Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM) bünyesinde faaliyetini sürdürüyor.
Bölgenin toprak yapısı, bitki örtüsü, su kalitesi ve iklim şartlarının, safkan Arap atlarının ırk özelliklerinin bozulmadan yetiştirilmesine imkan sağladığı işletmede, 8 aygır ve 134 kısrakla tay üretimi yapılıyor.
160 yıldır safkan Arap atlarının yetiştirildiği Sultansuyu Tarım İşletmesi, at yetiştiriciliğinde Türkiye'nin sayılı merkezleri arasında bulunuyor.
Yarış severlerin bir dönem büyük beğeniyle takip ettiği Özgünhan, Ateştopu ve Onurkaan gibi aygırların damızlık olarak kullanıldığı işletmede, hepsi birbirinden değerli şampiyon atlar yetiştiriliyor.
Şampiyon atların bakımları oldukça titiz bir şekilde yürütülürken, aygırların beslenmelerine de büyük bir özen gösteriliyor.
Sultansuyu At Islah Yetiştiriciliği Şube Şefi Veteriner Hekim İsmail Çağrı Yılmaz, günlük, haftalık, aylık ve yıllık uygulanan farklı bakım, besleme ve takip programlarının mevcut olduğunu söyledi.
Atların günün aynı saatlerinde yemlerinin verildiğini kaydeden Yılmaz,
“Su tüketimleri belirli saatlerde tavla personelleri tarafından takip edilir. Sezon içerisinde aşı sezonunda bakım beslemesi daha farklı oluyor. Alması gereken enerji ve protein yönünden besim takviyeleri göz önünde bulundurularak; keçi boynuzu kırıntısı, keçi boynuzu pekmezi, Malatya yöresinin meşhur gün kurusu kayısısı, yine lezzet katması ve sertliğinden sevdikleri elma veriyoruz. Karma şekilde hazırlanan mısır, yulaf, arpa ve yonca peleti içeren hazır bir yem veriyoruz”
dedi.
Yılmaz, günlük bir besleme programı uyguladıklarını belirterek,
“Kayısı, pelet yonca, kuru üzüm, keçi boynuzu kırıntısı ve pekmezi, karma şekilde hazırlanan özel bir yem, kendi işletmemizden elde ettiğimiz çayır ve yonca kuru otu, elma ve yulafla atlarımızı besliyoruz”
bilgisini verdi.