Malatya film festivali, kitap fuarı, kayısı festivali gibi düzenlediği etkinliklerle ‘uluslararası’ bir vizyon kazanmış ve dikkatleri üzerine çekmişti.
Film festivali zamanında çok eleştirildi. AVM’de küçük bir başlangıçla adını duyuran festival oldukça büyüdü. Şener Şen gibi ustaların ödül aldığı festival emin adımlarla yoluna devam ederken bitirildi!
Film festivalinde salonun yetersizliğini konuşurken “5 bin kişilik salon yapıyoruz’ sözleri havada kaldı çünkü o salon, spor salonuydu. Kültür ve sanat faaliyetleri için yapılan bir salon olmadığı gibi aslında festivalin sonunun başlangıcıydı.
Film festivali çok eleştirildi demiştim…
Bir gün gazetecileri topladılar. Bir otelde şu soruldu “Film festivali yapılsın mı, yapımasın mı?” Nasıl yani? Gazeteciler mi karar veriyor buna? Akıl alır gibi değil. O kadar komik sonuçlar çıktı ki; kimisi festivalin kente para kazandırmadığını söyledi. Destekleyen de oldu, desteklemeyen de. Bir gazeteci çıktı dedi ki “Kültür ve sanat faaliyetlerinden kazanç bekleyemezsiniz.”
Şunu anladım, demek ki her şey para! Kültür ve sanat faaliyetlerinden manevi kazanç elde edilmesi çok umursanmıyor, para beklentisi var…
Daha da acısı festivali eleştirenlerin kırmızı halıda verdiği pozlar. Kasıla kasıla yürüdüler o halının üzerinden ve sanatçılarla fotoğraf çektirme yarışına girdiler. Tamam, ama para kazanmadık. Ne oldu da her şey bir anda değişti?
Emeklerini inkâr etmeyelim Ertan Mumcu ve dönemin festival direktörü Suat Köçer çok mücadele etti bu yapıya karşı. Sorulan art niyetli soruları bir futbolcu edasıyla göğüslerinde yumuşatıp, öyle güzel goller attılar ki. İyi ki de yaptılar. O mücadelenin sonucunda ortaya güzellikler çıktı.
Şimdi unuttuk film festivalini! Yapılır mı yapılmaz mı bilinmez ama 17 milyarlık borcu görünce “ Deprem bu kenti yıkmış, borç ortada birde festival istiyorsunuz” diyebilirler. Ne diyelim zaten kültür-sanat faaliyetlerine harcanan para, göze batıyor. Ellerinde de bir koz var. Malatya’da da zaten kimse ses çıkarmaz…
Kentte 50 bine yakın üniversite öğrencisi var. Bu potansiyeli festivallerde değerlendirmek varken kimse de pek umursamaz sanırım!
İş yine İnönü Üniversitesine düşüyor. İletişim Fakültesi kısa film festivaliyle en azından üniversite öğrencilerine sosyalleşme imkânı sunuyor. Fakülte önünde düzenlenen sinema günleri gençlerin sinemaya olan özlemini en iyi şekilde özetliyor.
Uzun lafın kısası; Malatya’da film festivalinin yeniden yapılması oldukça önemlidir. Kentin psikolojisinin de düzelmesine ihtiyacı var.
Tabii sadece film festivali değil daha önce kapsamlı bir şekilde yapılan kitap fuarının da yapılması gerekiyor.