Teknolojinin hızla yayıldığı günümüzde, çocuk oyunları da ekranlara taşındı. Ancak Malatya’da nesiller boyunca oynanan bazı geleneksel oyunlar, hafızalarda gizli kalmaya devam ediyor. Bunlardan biri de “Ağ mı Göğ mü?”…
Gelişen teknoloji, dijital oyunların yaygınlaşması ve çocukların ekran başında geçirdiği sürenin artmasıyla birlikte, geçmişin samimi ve eğlenceli çocuk oyunları giderek unutulmaya başladı. Ancak Malatya’nın kültürel hafızasında önemli bir yer tutan bu oyunlar, Abdullah Doğan’ın kaleme aldığı kitap sayesinde yeniden hatırlanıyor. Doğan’ın eserinde, bugün pek az bilinen onlarca geleneksel oyun kayıt altına alınıyor. İşte Malatya’da bir zamanların en sevilen çocuk oyunlarından bazıları…
AKREP ÇIKARMA OYUNU: “MO MO ÇIK DIŞARI!”
Malatya’nın kırsal bölgelerinde açık alanlarda oynanan bu ilginç oyun, çocukların doğayla iç içe eğlencelerini yansıtıyor.
Oyuncular, akrep yuvası olarak belirledikleri deliğe bir miktar su dökerek hep bir ağızdan:
“Mo mo çık dışarı, sana peynir vereyim, ekmek vereyim!” diye seslenir.
Akrebin su ve sesle dışarı çıkması beklenir. Akrep göründüğünde, çocuklar çubuklarla geri kaçmasını önler. Kuyruğundan bağlanan akrep kısa bir süre karınca yuvalarında gezdirilir ve ardından serbest bırakılır.
Doğa gözlemiyle oyun keyfini birleştiren bu geleneksel eğlence, bugün pek çok kişi için nostaljik bir hatıradan ibaret.
AĞAÇ KAPMACA
Birden fazla ağacın bulunduğu alanlarda oynanan Ağaç Kapmaca, çocukların hem eğlendiği hem de reflekslerini geliştirdiği bir oyundu. Oyunculardan biri yüksek sesle birden beşe kadar sayar; “5!” dediği anda herkes en yakın ağaca koşup sarılır.
Ağacı en son tutan oyundan elenir.
Bir ağaca aynı anda iki oyuncu sarılırsa son gelen yarış dışı kalır.
Tek kişi kalana kadar süren bu oyun, geçmişin en hareketli çocuk aktivitelerinden biriydi.
ÇİĞDEM ZAMANININ VAZGEÇİLMEZİ
İlkbaharda çiğdemlerin açtığı dönemde oynanan bu oyun, doğayla bağ kurmanın en eğlenceli yollarından biriydi. Çocuklar çiğdem topladıktan sonra yassı bir taş bulur. Taşın bir yüzü yeşil otlarla boyanır ve “göğ” kısmı oluşturulur.
Oyuncu taşı avucunda saklayıp arkadaşına sorar:
“Ağ mı, göğ mü?”
Tahmin doğruysa kazanır, yanlışsa çiğdem kaybeder.




