Sivas’ta yaklaşık 35 yıldır terzilik yapan 44 yaşındaki Ahmet Arslan, hem mesleğini sürdürmek hem de akşamları düğün salonlarında müzisyenlik yaparak günlük stresini atıyor. Sabah erken saatlerde dükkanını açan Arslan, müşterilerinin talepleri doğrultusunda terzilik işlerini büyük bir titizlikle tamamlıyor. Gün boyunca dikiş makinesinin başında çalışan Arslan, akşamları ise farklı bir dünyanın kapılarını aralıyor.

MÜZİKLİK, STRESİ AZALTAN BİR HOBİ
Ahmet Arslan, terzilik mesleğini icra ederken yaşadığı yorgunluğu ve stresi akşamları müzisyenlik yaparak hafifletiyor. Enstrümanını alıp sahneye çıkarak müzikle ilgilenmek, hem işin yoğunluğuna karşı bir rahatlama hem de ekonomik anlamda bir katkı sağlıyor. Müzisyenlik yaptığı düğün salonlarında aynı zamanda çevresinden de büyük ilgi görüyor.

İKİ MESLEK BİR ARADA, ZOR AMA KEYİFLİ
Terzilik ve müzisyenlik arasında denge kurmanın zorluklarından bahseden Arslan, her iki mesleği aynı anda yürütmenin yorucu olsa da kendisini motive ettiğini belirtiyor. Sabahları terzilik mesleğini, akşamları ise müzisyenliği severek yaptığını ifade eden Arslan, her iki işin de ona mutluluk ve tatmin sağladığını dile getiriyor.

MÜZİSYENLİĞİNİN KEŞFİ, MÜŞTERİLERİN ŞAŞIRTICI SORULARINA YOL AÇIYOR
Ahmet Arslan’ın müzisyenlik yaptığına tanıklık eden müşteriler, şaşkınlıklarını gizleyemiyor. Arslan, zaman zaman düğün salonlarında karşılaştığı müşterilerinden
“İkiz kardeşiniz var mı?” gibi sorular alıyor. Terzilik ile müzisyenlik arasındaki farklı kimliklerinden dolayı, çevresindekiler Arslan’ı zaman zaman birbirine benzetiyor. Ancak maddi bir kazanç sağlamadan yaptığı bu hobinin, ona en büyük motivasyonu takdir görmek olduğunu söylüyor.