Zirai don sonrası tarlalarda inceleme yapan uzmanlar, ilk olarak toprakta buzlanmanın devam edip etmediğine bakılması gerektiğini vurguladı. Eğer toprakta donma hala sürüyorsa, sulama yapılarak buzun çözülmesi ve zararın ilerlemesinin engellenmesi gerektiği belirtildi.
Uzmanlar, don zararının boyutunu belirlemek için aceleci davranılmaması gerektiğinin altını çizerek, ağaçlardaki yapraklar gözlemlenmeden kesinlikle budama yapılmaması gerektiğini ifade etti. Sürgünlerdeki siyahlaşma veya kahverengi renk değişimlerinin don zararının işareti olabileceği, ancak bu hasarın tüm sürgünlerde aynı düzeyde olmayabileceği kaydedildi.
Yapraklarda zamanla dökülmelerin yaşanması, hasarın genellikle yeşil aksamla sınırlı kaldığına işaret ederken, yaprakların dökülmeden ağaç üzerinde kalması ise don zararının dallara kadar ulaştığı anlamına gelebilir. Bu durumda, ilerleyen zamanlarda budama ile hasarlı dalların uzaklaştırılması gerekecektir.
Zirai donun bitkilerde strese ve gelişme durmasına neden olabileceğine dikkat çeken uzmanlar, bu olumsuz etkileri azaltmak için şu önerilerde bulundu:
Sağlam yapraklar üzerine yaprak gübreleri ve gelişim düzenleyiciler uygulanmalı.
Kök bölgesinden hızlı çözünen toprak gübreleri verilerek bitkinin toparlanması desteklenmeli.
Don nedeniyle oluşan doku zararı bitkileri hastalıklara karşı daha savunmasız hale getirebileceğinden, hastalıklar titizlikle takip edilmeli ve zamanında müdahale edilmeli.
Uzmanlar, bahçe tarımının çevresel risklere açık bir alan olduğunu hatırlatarak, çiftçilere tarım sigortası yaptırmanın önemini vurguladı.
