Gaziantep’te ihtişamıyla ve mimari yapısıyla görenleri büyüleyen tarihi Kurtuluş Camii görenleri kendine hayran bırakıyor. Gaziantep’te 1892’de kilise olarak yaptırılan, 1984 yılında camiye dönüştürülen tarihi yapı, hasar aldığı 6 Şubat depremleri sonrası restorasyonu tamamlanarak tekrar eski ihtişamına kavuştu.

Camiler varlığıyla İslam beldelerinin bağımsızlığının göstergesi ve minaresiyle tevhidin sembolü olarak bilinir. Tarihi ve kültürel yapılarıyla göz dolduran, dünyanın en eski ve en kadim 10 şehri arasında yer alan Gaziantep, tarihi camileriyle öne çıkan şehirler arasında yer alıyor. Gaziantep’te 1892’de kilise olarak yaptırılan, Gaziantep’in Kurtuluşu’ndan sonra da bir süre cezaevi olarak kullanılan, 1984 yılında camiye dönüştürülen ve Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023’teki depremlerde hasar gören tarihi Kurtuluş Camii yapılan restorasyon çalışmalarının ardından tekrar eski ihtişamına kavuştu.

Depremlerde kubbesi ve minareleri yıkıldı

Depremlerde kubbesi ve minareleri yıkılan ve Gaziantep’in önemli tarihi yapılarından Kurtuluş Camii, onarımının ardından geçtiğimiz Ağustos ayında yeniden ibadete açıldı. Tüm ihtişamıyla görenleri kendine hayran bırakan ve yıllardır bir tarih hazinesi gibi eski ihtişamından hiç bir şey kaybetmeyen Kurtuluş Camii Gaziantep’in en büyük camileri arasında yer alıyor. İbadet ve ziyaret için camiye gelen vatandaşlara huzur veren bir ortam sunan Kurtuluş Camii, tarih ve mimari meraklıları için de görülmeye değer bir yapı olarak dikkat çekiyor.

Kurtuluş Camii, kentin siluetine de büyük katkı sağlıyor

Malatya Kültür Yolu Festivali’nde Sagopa coşkusu
Malatya Kültür Yolu Festivali’nde Sagopa coşkusu
İçeriği Görüntüle

Şahinbey ilçesinin Tepebaşı Mahallesi’nde bulunan, kentin "Ayasofya Cami’si olarak bilinen, 1984’te bir hayırsever tarafından satın alınarak Adalet Bakanlığı’ndan Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağışlanıp Kurtuluş Camii ismi verilen cami kentin tarihi camileri arasında yer alıyor. Tarihi miras olup eski heybetinden hiçbir şey kaybetmeyen, mimari yapısında da üstün bir sanat değeri ve ince bir zarafet taşıyan Kurtuluş Camii, kentin siluetine de büyük katkı sağlıyor. Manzarasıyla eşsiz görüntüler oluşturan ve kentin birçok bölgesinden de görülebilen Kurtuluş Camii, akşam saatlerinde ise manzarasıyla adeta görsel şölen oluşturuyor.

"Kurtuluş Camii Gazianteplilerin kılıç hakkı"

Caminin tarihi süreci ile ilgili bilgi veren Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Gazikültür A.Ş. Genel Müdürü Prof. Dr. Halil İbrahim Yakar, tarihte bir dönem kilise ve bir dönemde cezaevi olarak kullanılan Kurtuluş Camii’nin 1984 yılından beri cami olarak hizmet verdiğini ve adının da Kurtuluş Camii olarak değiştirildiğini belirtti. Yakar, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi Camii’nin Fatih Sultan Mehmet’in kılıç hakkı olduğu gibi Kurtuluş Camii’nin de Gazianteplilerin kılıç hakkı olduğunu belirtti.

Kurtuluş Camii’nin Gaziantep’in Ayasofya’sı olduğunu ifade eden Yakar, Gaziantep’in tanınmış alimlerinden merhum Adil Özberk’in 1930 yılından 1981 yılına kadar cezaevi olarak kullanılan yapının camiye dönüştürülmesi için büyük bir emek verdiğini ve 1984 yılından beri cami olarak ibadete açılan Kurtuluş Camii’nin kentin en güzel camilerinden olduğunu ifade etti. Yakar, "Kurtuluş Camii, asırlardan beri Gaziantep’in siluetinde çok önemli bir mimari yapıya sahip olan bir mabet. Geçmiş dönem Gaziantep’in fotoğraflarına baktığımızda Kurtuluş Camii’nin ihtişamını görürüz" dedi.

Antep Savunması döneminde Fransızların Kurtuluş Camii ve çevresini karargah olarak kullandıklarını hatırlatan Yakar, "Malum olduğu üzere Amerikalılar 1850’den itibaren Orta Doğu’da ve Türkiye topraklarında misyonerliği yaymak amacıyla çok büyük faaliyette bulunmuşlar. 1820 yılında Malta’da bir matbaa kuruyorlar, o matbaa istedikleri gibi çalışmayınca matbaayı üçe bölüyorlar. Birisini İzmir’e kuruyorlar, bir tanesini İstanbul’a, bir tanesini de Orta Doğu’daki faaliyetlerinin merkezi olarak gördükleri Gaziantep’e kuruyorlar. Geçmiş ismini Aintep’e kuruyorlar. Ve 1850’den itibaren buradaki Müslümanları Hristiyan yapmaya, Protestan yapmaya başlıyorlar. Onları başaramayınca Gregorian olan Ermenileri Protestan yapmaya çalışıyorlar ve bunda muvaffak oluyorlar. Gaziantep o zamanlarda 90 bin nüfusa sahip bir şehir. Gaziantep’te Yahudilerin Hristiyan olduğu o dönemlerde, 1886 yılında Semmeri Kilisesi, diğer adıyla Meryem Ana Kilisesi’nin yapımına başlanmış ve 1892 yılında da yapımı bitmiştir. 6 yıl gibi çok uzun bir sürede burası meydana getirilmiştir. Buranın mimarisi Sarkis Balyan’dır. İstanbul’da bizim çoğu mimaride görmüş olduğumuz mimarilerden bir tanesini getirmişler. Çünkü buna çok önem veriyorlardı ve buranın taş ustası da Sarkis Tachdjian o zamanki Ermeniler arasında çok meşhur olmuş olan bir zattı. Caminin içindeki taşlara ve süslemeye baktığınızda 1892’de nasıl büyük bir mabet yaptıklarını görmüş olursunuz" diye konuştu.

"2 yıl gibi bir sürede restorasyonu tamamlandı ve tekrar ibadete açıldı"

Gaziantep’te Ulu Camii yapılana kadar Kurtuluş Camii’nin kentin en büyük camilerinden olduğunu dile getiren Yakar, "Çünkü burası bin 500-2 bin kişiye kadar içerisinde cemaati barındıran bir yapıya sahipti. Antep Savunmasında biz galip geldikten sonra, burası 1926 yılında Milli Emlak’a devredildi ve Milli Emlak burayı tuttu. 1930-1931 yıllarında burası hapishaneydi. Gaziantep’in geçmiş hafızasına, kültür hayatına baktığımızda, buradaki pek çok Gazianteplinin bu hapishanedeki hayatlarını görüyoruz. 1931’de başlayan hapishane süreci 1984 yılına kadar devam etmiştir. 1985 yılında Gaziantepli bir hayırsever burayı vakıflardan satın alır. Allah gani gani rahmet eylesin. Adil Özbek hocamız vardı. Gaziantep’in manevi mimarıydı. Kendisi imam hatipti, öğretmendi ama Gaziantep’te bir çevre oluşturduğu için de herkes sözünü dinlerdi. Onun önderliğinde ve Gaziantep’teki insanların da teveccühüyle beraber burası 1985 yılından itibaren cami olarak ibadete açıldı. Camiye Kurtuluş ismi verildi. Çünkü Antep Savunmasında biz Fransızlara ve Ermenilere karşı büyük mücadele vermiştik. Bizim selatin camilerimiz var. Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u aldı ve kılıç hakkı olarak nasıl ki Ayasofya’yı camiye çevirdiyse Kurtuluş Camii de bizim kılıç hakkımızdı. Bu yapı günümüze kadar varlığını sürdürdü. Malum 6 Şubat 2023’teki depremlerde 11 ili kapsayan büyük bir deprem yaşandı. Kurtuluş Camii de hasar gören yapılardandı. Devletin ve Gaziantep’teki yetkililer sayesinde Kurtuluş Camii 2 yıl gibi bir sürede restorasyonu tamamlandı ve tekrar ibadete açıldı. Kurtuluş Camii Gaziantep’in kültür hayatında da, geçmiş hayatında da çok önemli bir yere sahiptir" şeklinde konuştu.

Kaynak: İHA