2016 yılının son çeyreğinde Malatya’yı ikinci üniversite heyecanı sardı. Ak Parti milletvekilleri, bakanı, il başkanı herkesin ağzında ikinci üniversite.
Malatyalıda heyecanlandı, nede olsa ikinci Üniversite demek nerden bakarsan 20-30 bin öğrenci demek.
İnönü Üniversitesi 38-40 bin öğrencisiyle ülkenin önemli üniversitelerinden biri. İkinci üniversitede 20 bin civarında bir öğrenci potansiyeline sahip olacağı düşünüldüğünde, Malatya’daki öğrenci sayısı 50-60 bin rakamlarına ulaşır. Bu rakam üniversite şehri olarak bilinen Eskişehir’deki öğrenci sayısı ile aynı olur.
Bu rakam neyi ifade eder isterseniz birkaç istatistiki rakam verelim;
Eskişehir Türkiye’nin en gelişmiş 15. İli Malatya ise 53. İli, Eskişehir’in nüfusu 844.842 Malatya’nın 772.904, işsiz oranı bölgesel olarak 9.2, Malatya’da işsizlik oranı 11.5.
Malatya gelişmişlik bakımından ülke sıralamasında sürekli geriye giden bir kent. Gelişmişlik endekslerine göre 2004 yılında 37. Sırada, 2011 de 42 sıraya geriliyor.
2016 yılına geldiğimizde siyasilerin tüm açılış törenlerine rağmen 53. Sıraya gerilemekten kurtulamıyor.
İkinci üniversitenin açılamasıyla birlikte Malatya öğrenci şehri olma şansını yakalayabilir. Bu durum Malatya ekonomisini olumlu yönde etkiler.
Malatya kayısı dışında ekonomisini tetikleyecek dinamiklere ihtiyacı var.
Bunlardan birincisi, sağlık sektörü. Karaciğer naklinde uluslararası bir ünü kavuşan İnönü üniversitesi bu yönde olumlu gelişmeler gösteriyor/gösterebilir.
İkincisi ise Üniversiteler şehri olmak. Kayısıya dayalı ekonominin dışında başka bir gelir kalemi yaratamayan Malatya için ikinci Üniversite bir umut olabilir.
İkinci üniversite için yer aramaya gerekte yok.
Bugün kaderine terkedilmiş durumda olan Akçadağ öğretmen okulunun 3180 dönüm arazisi tamda üniversite için uygun bir arazi. Kent hızla bu yöne doğru gelişme gösteriyor. Bugün uzak gibi görünen bu alan kısa bir zaman sonra böyle olmadığı anlaşılacaktır. Alanın hazır olması maddi anlamda istimlak gibi bir sorunda oluşturmayacaktır.
Yani 2. Üniversite için arazide ortamda hazır. Yeter ki siyasiler samimi olsun. Verdikleri söz seçim yatırımı olmasın. Bekleyip göreceğiz.