Hayatımızı şekillendiren en büyük etkenlerden biri, günlük alışkanlıklarımızdır. Ancak bazı alışkanlıklar var ki, farkında olmadan bizi aşağı çeker, ilişkilerimize zarar verir ve ruhsal sağlığımızı zedeler. Uzmanlar, bireyin kendini tanıması ve toksik davranışlarını fark ederek bu döngüyü kırmasının, daha sağlıklı ve dengeli bir yaşamın kapılarını araladığını söylüyor. İşte kurtulmanız gereken 5 toksik alışkanlık ve bunlardan nasıl uzaklaşabileceğinize dair önemli ipuçları…
1. Sürekli Kendini Eleştirme
Kendini geliştirmek için öz eleştiri sağlıklıdır. Ancak bu eleştiri acımasız bir iç sese dönüşüyorsa, bireyin özgüvenini zedeler. "Ben yapamam", "Yine beceremedim", "Ben zaten yeterince iyi değilim" gibi cümleler zamanla bilinçaltına yerleşerek kişinin potansiyelini bastırabilir.
Kendinize karşı daha şefkatli olun. Olumsuz iç sesi fark ettiğinizde onu bir arkadaşınıza söylermiş gibi düşünün. Aynı sözleri bir dostunuza söyler miydiniz? Olumlu cümlelerle kendinizi yeniden programlamaya başlayın.
2. Sürekli Erteleme (Prokrastinasyon)
“Yarın yaparım”, “Birazdan başlarım” gibi düşünceler, zamanla büyük bir stres ve suçluluk duygusuna neden olur. Bu alışkanlık, hem üretkenliğinizi düşürür hem de hedeflerinize ulaşmanızı engeller.
Büyük işleri küçük parçalara bölün. Kendinize ulaşılabilir hedefler koyun. "5 dakikalık kural"ı uygulayarak bir işe sadece beş dakika başlamak bile harekete geçmek için yeterli olabilir.
3. Herkesi Memnun Etmeye Çalışmak
Hayır diyememek, başkalarının onayına ihtiyaç duymak, kişinin kendi sınırlarını ihmal etmesine yol açar. Uzun vadede bu durum tükenmişliğe ve kırgınlığa neden olabilir.
Kendi ihtiyaçlarınızı önceliklendirmeyi öğrenin. “Hayır” demek bencillik değil, sağlıklı sınır çizmenin bir yoludur. Unutmayın, herkesi memnun etmek mümkün değildir.
4. Geçmişte Takılı Kalmak
Yaşanmış olumsuzluklar, yapılan hatalar ya da kırgınlıklar üzerinde sürekli düşünmek, geleceğe umutla bakmayı engeller. Sürekli "keşke"lerle yaşamak, ilerlemenin önünde büyük bir engeldir.
Geçmişten ders çıkarın ama orada yaşamayın. Affetmek, unutmak anlamına gelmez; kendinizi özgürleştirmenin bir yoludur. Günlük tutmak, terapi almak ya da meditasyon gibi yöntemlerle bu duyguları sağlıklı bir şekilde yönetebilirsiniz.
5. Kendini Başkalarıyla Kıyaslamak
Sosyal medyada başkalarının hayatlarını izlemek, genellikle kişide eksiklik hissi yaratır. Ancak unutulmamalıdır ki, görünen çoğu şey idealize edilmiş bir “vitrin”dir.
Kendi gelişiminize odaklanın. Her bireyin hayat yolculuğu farklıdır. Kıyaslamak yerine ilham almaya çalışın ve başarı tanımınızı başkalarına göre değil, kendi değerlerinize göre oluşturun.
