1970’de Erzincan’da tanıştım Adan Işık’la. 1932’de Hacı Abdi Mahallesinde doğan Adnan Işık 88 yıllık ömrüne çok şey sığdırdı. Devlet arşivindeki eski yazıların çevirisini de yaparak uzun araştırmalar neticesinde Malatya hakkında geniş kapsamlı kitap yazdı Adnan Işık. Spor, eğitim, sinema, sanat hakkında kısaca yaşama dair her alanda yazıları, eserleri var Adnan Işık’ın.

Malatyaspor’un ilk amigosu İhsan Toy’un oğlu olduğumdan dolayı, çeşitli olanaklara kavuştum. Malatya’nın sanat, spor, kültür alanlarında önde gelenleriyle çok küçük yaşlarımda tanışmaya başladım. İlk tanıdığım ünlüler, gazeteci Erhan Kırçuval ile yazar Adnan Işık’tır. Adnan Işık ile farklı zamanlarda birkaç kez yolumuz kesişti. 1970’de on yaşımdayken Malatyaspor’un deplasman maçı için gittiğimiz Erzincan’da tanıştım Adnan Işık ile.
Siirt’te öğretmen iken 1984’de Zonguldak’a tayin oldum. Bir ilkbahar günü Malatya’dan ziyaretimize gelen annem, babamla Zonguldak caddelerinde geziyorduk. Bir ara gerilerden “Tavşaan” diyen birinin sesi duyuldu. Annem, “Burada da mı tavşan varmış, burada da mı birinin lakabı tavşanmış?” dedi. O anda babam arkaya dönüp, sesin geldiği tarafa baktı. “Bana seslendiler” dedi. Annem, babama “Burada seni kim tanıya?” derken daha sözünü bitirmeden, bir adam hızlıca yanımıza geldi. Babamla birbirlerine sarıldılar. Gelen kişi Filyos Ateş tuğla Fabrikası Muhasebe Müdürü olan Malatya aşığı Adnan Işık idi. Çaycuma’da öğretmen olduğumu söylediğimde Adnan Amca, “1970’de Erzincan’daki maçta gördüğüm dünkü çocuk, ne çabuk da büyümüş öğretmen olmuş” dedi. Görev yaptığım okul, Filyos’a yakındı. 1989’a dek çalıştığım Çaycuma’da ailecek görüştük Adnan Amcamızla ve eşi Hayriye Teyzemizle.
Yaz tatillerine geldiğimiz Malatya’dan Çaycuma’ya dönüşümüzde o sıralar yeni çıkmış olan Malatyalı yazarların kitaplarından iki tane alıyordum. Elbette biri Adnan Işık içindi. Bir tatil dönüşü yine Malatyalı yazarların kitaplarından götürmüştüm Adnan Amca’ya. Hayriye Teyze “Haydin deniz kenarında gezmeye gidelim” dedi. Çocukları hazırladıktan sonra yola çıktığımızda Adnan Amca, sevdiği Malatyalı yazarların kitaplarını okuyacağını söyleyerek geziye katılmadı.
Malatyaspor’un geldiği Zonguldak maçlarını hiç kaçırmadık. Çevre ilçe ve illerden gelen çok sayıda taraftarla birlikte Malatyaspor’u destekledik.
Zonguldak’tan İstanbul’a tayin olan Adnan Işık, öğrencilik yıllarında birlikte olduğu edebiyat çevresine yeniden kavuştu. 1991 yılında emekli olunca yazmaya daha çok zaman ayırma olanağına kavuştu.
Adnan Işık ile konuşmalarımızdan ya da yazıp yayınladıklarından yararlanarak kendi anlatımıyla devam edelim.
“İlkokulu Cumhuriyet İlkokulu’nda okudum. İlkokuldan sonra ortaokula başlamıştım. 1945 yılında ortaokul ve lisesi bir arada olan Ticaret Okulu açıldı. Ortaokuldan ayılıp Ticaret Okuluna başladım. 1952’de İstanbul Sultan Ahmet’te Yüksek Ticaret Okulunda okumaya başladım. İstanbul’da A dergisi ve Pazar Postası’nda hikâyelerim yayınlanmaya başladı. Öğrenciliğim zamanında tanıştığım Edip Cansever, Onat Kutlar, Asım Bezirci, Kemal Özer, Adnan Özyalçıner, Ülkü Tamer, Ferit Öngören gibi edebiyat çevresindeki yazar çizerlerle birlikte benim eserlerim de yayınlanmaya başladı.
Emekli olduğum 1991’den 1999 yılına dek Osmanlı arşiv belgeleriyle zenginleşmiş olan “1830 – 1919 Malatya” kitabını çıkardım.”
Sevdiği Malatyaspor ile Galatasaray maçlarının sıkı takipçisiydi. Malatyaspor’un şimdiki Süper Lig’in eşiti olan 1. lige yükselme başarısının öyküsünü “Çaput Toptan, Meşin Yuvarlağa” başlığıyla Milliyet gazetesinde yazı dizisi yazdı. Malatya Eğitim Vakfı dergisinin yayın yönetmenliğini yaptı.
Her yıl Malatya’yı ziyaret ederek, burada yaşayan yarenleri ve arkadaşları ile hasret giderdi. Malatya’daki ayrılığının süresini hiç uzatmadı, Malatya ile bağını hiç koparmadı Adnan Işık. Kısa bir süre önce kaybetmenin üzüntüsünü yaşadığımız unutulmaz Malatyalıdır, Adnan Işık. Hakkında en çok yazı yazılan kişidir Adnan Işık.
Malatya tarihinin toplumsal bellek açısından önem taşıyan yazıların yazarıydı Adnan Işık. Büyük aşkı Malatya ile gönül bağını hiçbir zaman koparmadı. Kısacası “Malatya’ya aşık, Adnan Işık.”