Niyazi, arzularsın redifli iki ayrı gazelinde adeta günümüzün bencil insanını ele almaktadır. Nefsini yenmeden yaratıcıyı arzulayan, hayvanı geçmeden insanı arzulayan nefsini tanımadan sevdiğine koşan insanı eleştiren şair, ilk şiirin son beytinde kendisini de eleştirmektedir. İkinci gazelde söylediği Derdiyle kul olmadan sultânı arzularsın! Dizesi gerçekten çok müthiş. Her iki şiir de Yunus etkisiyle yazılmıştır:
Gazel: İnsanı arzularsın
Nefsini terketmeden, Rabbini arzularsın,
Hayvanı sen geçmeden, insanı arzularsın!
(Men arefe nefsehü, fekad arefe rabbehü),
Kendini sen bilmeden, Sübhânı arzularsın!
Sen bu evin kapısın, henüz bulup açmadan,
Ma‟şûka kavuşacak, zamanı arzularsın!
Dışarı üfürmekle, yakılır mı bu ocak?
Gönlün Hakka vermeden, ihsânı arzularsın!
Dağlar gibi kuşatmış, tenbellik, kardeş seni,
Günahını bilmeden, gufranı arzularsın!
Konuk için evin yok, hiç hazırlığın da yok,
Issız dağın başında, mihmânı arzularsın!
Bostanı, bağı geçdin; meyvesin bulamadın,
Sen söğüt ağacından, rummânı arzularsın!
Gece sayıklar gibi, anlaşılmaz söz ile,
Sen de mi ey Niyazî irfanı arzularsın?
Gazel: İmanı arzularsın
Camı temizlemeden, aynayı arzularsın,
Zünnârını kesmeden, îmânı arzularsın!
Küçük çocuklar gibi, binersin ağaç ata,
Tecriben yok, topun yok, meydânı arzularsın!
Karıncalar gibi sen, ufak ufak yürürsün.
Meleklerden ileri, seyrânı arzularsın!
Topuğuna çıkmadan, suyu deniz sanırsın,
Sen dereyi geçmeden, ummanı arzularsın!
Haydi Niyazî yürü, atma okun ileri,
Derdiyle kul olmadan sultânı arzularsın!
Niyazi Divanı‟ndan seçtiğimiz, çağırıram dost dost adlı şiirle yazımızı tamamlıyoruz. Bu şiiri, tam olarak Niyazi‟nin tasavvuf görüşünü ve hoşgörülü kişiliğini yansıtmaktadır. Ahmet Kuddusi‟nin de aynı ayakla söylenmiş bir şiiri vardır.:
Bakıp cemal-i yare
Çağırıram dost dost
Dil oldu pare pare
Çağırıram dost dost
Aşkın ile dolmuşam
Zühdümü yanılmışam
Mest-i müdam olmuşam
Çağırıram dost dost
Mescid ü meyhanede
Hanede viranede
Kabe'de puthanede
Çağırıram dost dost
Geldim o dost ilinden
Koka koka gülünden
Niyazi'nin dilinden
Çağırıram dost dost
KAYNAKLAR: Kenan Erdoğan, Niyazi-i Mısri Divanı, Akçağ Yay., Ankara 1998; Mustafa Kara, Niyazi-i Mısri, Türkiye Diyanet Vakfı Yay., Ank. 1994; Hasan Kavruk, Niyazi-i Mısri ve Türkçe Şiirleri, Malatya Belediyesi Yay., Malatya 2004, 2. Bas. Divan-ı İlahiyat adıyla, Malatya 2011; Mustafa Aşkar, Niyazi-i Mısri ve Tasavvuf Anlayışı, Kültür Bakanlığı Yay., Ank. 1988; (Haz. Halil Çeçen), Niyazi-i Mısri‟nin Hatıraları, Dergah Yay., İst. 2006; İhramcızade Hacı İsmail Hakkı Altuntaş, Niyazi-i Mısri K.S., Divan-ı İlahiyat ve Açıklaması, 3 Cilt, 590+586+536 s., Gözde Matbaacılık, İst. 2009; Orhan Tuğrulca, Malatyalı Niyazi-i Mısri, Kent Konseyi Yay., İstanbul 2010; Orhan Tuğrulca, Niyazi-i Mısri, Bilgenin Sofrası, Bilsam Yay. İstanbul 2012; Haz.: Ahmet Hakkı Türabi, Niyazi-i Mısri, İlahiler, Malatya Belediyesi Yay., İstanbul 2011; Mustafa Tatçı, Limni‟de Sürgün Bir Veli, İstanbul 2010, Mustafa Tatçı, Niyazi-i Mısri, İstanbul 2010, Mustafa Tatçı, Limni‟den Geliyorum, Ankara 2011. 400. Yılında 5. Uluslararası Niyazi-i Mısri Sempozyumu, Bildiriler, 2018, e ortamda yayımlandı.