Bundan önceki makalelerde ulusal ve milliyetçiliğin ne olduğu ve buna göre günümüzde gerçekten zannedildiği gibi hala önemini koruyup koruyamadığını açıklamaya çalışmıştık.
Şimdi,ekonomik olarak,maddi olarak bir temeli kalmamış ve hala varlığını cılızda olsa devam ettirmeye çalışan bir kavram üzerinde neden birileri hala toplumu etkilemeye çalışılarak bundan bir siyasi sonuç elde edilmeye çalışıyor.
Ulusal ve milliliğin oluşumunda öncülük yapan yerli burjuvazi çoktan bu hedefinden vazgeçerek uluslararası sermaye ile birleşti.
Onun için rota uluslar arası sermayenin birlikteliği ve rekabet koşullarında ayakta kalabilmek oldu.
Şu koşullarda yerli sermaye için bu amacı değiştirebilecek herhangi bir belirtide yok.
Peki bu kadar yalın ve açık bir gerçeğe rağmen neden sistemin idarecileri,bütün siyasi mesajlarını,sloganlarını,politikalarını
Hala yerli ve millilik adı altında ulusalcılık ve milliyetçilik üzerinde yürütmeye çalışıyorlar.
Neden aslında çok basit.
Ekonomik,sosyal,ve kültürel olarak çarpık ve eşitsiz bir gelişme içinde olan toplumlarda gelişmenin gerisinde kalan nüfusun büyük çoğunluğu geçmiş değer yargılarını korumaya çalışarak hayatına yön vermeye çalışırlar.Hele bir de o toplumda dini,uhrevi inanç ve kültür ağırlıklı olarak etkisini devam ettiriyor ise bu politikaların önemi bir on kat daha artar.Amaca ulaşmak kolaylaşır.
Üstüne üstlük bu etkileşime birde politika yaparak sistemi yönetmeye talip olan politikacılar,siyasi partiler ve 0nların yöneticileri toplumun hassas alanını istismar ederek kısa yoldan amaçlarına ulaşmayı amaç edinmişler ise bunun etkisi daha da artar.
Burada amaç toplumsal olmaktan çok bireysel hedeflere ulaşmaktır.
Bu nokta da önemli olan siyaset, bu bireysel ya da gurupsal bir amacı nasıl bir toplumsal sorunmuş gibi gösterip toplum üzerinden sonuç elde edebilmektir.
Öyle bir politika geliştirilmeli ki toplumda hem en az tepki almalı hem de en çok destek bulmalı.Hata karşı çıkacak muhalefet partileri bile buna zorunlu tabi olmalı.
İşte bunun için en iyi malzeme yerli ve millilik üzerine geliştirilecek politikalardır.Buna bir de dini inanç ve kültürde ilave edildi mi kısa yoldan etkili bir sonuca ulaşılır.
Öyle ki böylesi bir siyasi propaganda toplumun en hayati sorunlarını bile topluma unutturur.Toplumsal tepkilerin kontrol altına alınmasının en kolay en masrafsız yolu budur.
Türkiye de politikanın ağırlıklı olarak yerlilik ve millilik üzerinde yapılmasının en belirgin nedeni budur.
Bu politikalar ile toplumu etkilemeye çalışarak iktidar olmak,ya da iktidarların devamını sağlamaya çalışmak kısa vadeli hedefler için belli bir sonuç verebilir.Ama uzun vade de hem topluma zarar verir,hem de toplumu geriye götürür.
