Normal demokrasilerde

Biri olmadan diğeri olmaz.

Birinin başarısı, diğerinin başarısızlığını getirir.

Siyaseten; sağlıklı düşününce.

Doğal olan, olması gereken bu.

Peki bizde öyle mi?

“Tartışılır.” diyeceğim ama... Demeyelim!

İkisi de kendi içinde sorunlu.

Çünkü bizde normal bir şey yok.

İlk günden bugüne kadar da olmadı.

Ne siyasetimiz normal oldu.

Ne demokrasimiz.

Bir Türk tipi siyaset yarattılar.

O siyaset.

Türk tipi yönetimi!

Türk tipi yönetim,

Türk tipi demokrasiyi!

Türk tipi demokrasi,

Türk tipi muhalefeti yarattı.

Etki tepki meselesi.

Özü itibariyle yöneten ayrı, yönetilen ayrı kategoride.

Burada konu ne olursa olsun.

Yönetenler hesap vermez.

Astığım astık.

Kestiğim kestik.

Yani adamlar her koşulda ayrıcalıklı ve haklı yani. Her şeyin en iyi bilenleri, dokunulmazları.

Bir elleri yağda, bir eli balda.

Gel keyfim gel.

Ya yönetilen?

O vericidir.

Vermek zorunda.

Hesap verir, oy verir, vergi verir.

Sadece sormaz.

Garibim vatandaş,

Vatansever yurttaş.

Dua dua üstüne, kader kısmet!

Açlığa talim.

Bu dünyada cehennemin mahkumu!

Öbür dünyada cennettin padişahı, sultanı

Olduğunu zanneder!!

Umut bu ya! Bununla yaşar.

En büyük ayrıcalığı seçimden seçime verdiği oydur.

Onun dışında.

Yat kalk sürün.

Tek başına dünyaya bedeldir!

Örnek Müslümandır!

Kanaatkârdır, şükürcüdür.

Ama...

Dolarla yatar, Avroyla kalkar.

He babam, de anam.

Vatan, millet, din, iman Allahuekber.

İşler tıkırında!

Lakin hesap(seçim)zamanı geldi, geliyor.

İktidar;

“Ya devlet başa, ya kuzgun leşe.”

Ölüm kalım işi.

Hani bir ara beka deniyordu ya o.

Ee “ayakların baş” olduğu nerede görülmüş ki burada da olsun!

İktidar bu muhteşem bir şey.

Bir sefer tadına varmaya görsün.

Vallahi yardan geçilir, bundan geçilmez!

Geçecek gibi de görülmüyor.

İktidar bu...

Bana lapur lupur, sana yarabbim şükür!!.

Nereden nereye..

MUHALEFET.

Bu kadar gürültü patırdıdan sonra

Muhalefet geri durur mu?

Durmaz.

Etki, tepki dedik ya ondan.

Şu seçim işi de olmazsa değme keyfine.

Ateş düştü mitile. Tencere tava.

Mitil yanıyor. Tencere boş.

Gün bugün. Oldu oldu,

Ya olmazsa..Nasip!

Şans bu bakarsın döner.

İktidar oluruz.

Nasıl olacaksa?

Armut piş ağzıma düş!

Demokrasi mi!

O sonraki mesele.

HAK, hukuk, adalet sefalet içinde sefalet. Dön dur. Dur dön.

Bekle gör.

Kader kısmet.

Silkele salla, salla silkele.

Bu sefer düşer inşallah.

Bir, üç, beş, altı baş.

Üstte bir telaş.

Doğru söz, tatlı dil.

Nutuk bol.

O mahalle senin, bu mahalle benim.

El ele verelim gelelim sadede.

Türk tipi muhalefet bu.

Üst pür telaş.

Alt boş.

Ne sen söyle, ne onlar söylesin.

Değme keyiflerine el ense pür dikkat.

Ne gerek var; ona söyle buna söyle.

Ne gerek var; o kapı senin bu kapı benim.

Ne gerek var; sana, bana, ona, buna laf anlatmaya.

Seçim mi?

O zaten çanta da keklik!

Bu zamlar adamı götürür zaten!

Çalışma mı? Anlatma mı?

Gerek yok.

Ya sabır ey ahali, ya sabır!!

Koyun can, kasap et derdinde!

Bıçak sırtında memleket.