Malatya’dan uzaklardayım. Uzaktan davulun sesi hoş gelir derler. Gerçekten, sesin geldiği Malatya’da olsaydım, yine de kulağıma hoş gelirdi.

İnönü Üniversitemizde oy kullanmaları yasayla belirlenen hocalarımız tarafından, 2016-2020 Aralığında Üniversitemize Rektörlük yapması için, tercihlerini (seçime katılanların %50 ye varan 359 oyla) Ahmet Kızılay Hocamızdan yana kullandılar.

Hatay’dayım, seçim sonucunu burada öğrendim. Malatya’dan ne zaman ayrılsam gözüm kulağım Malatya’da olur. Bir şehirde 78 yıllık birikmiş anılarınızla dolu dolu yaşarsanız, o anılarınız sizi şehrinizin sevdalısı yapar. Her şeyiyle ilgilenir, kafa yorarsınız. Ben de Malatya’mın sevdalısıyım. Malatya’da olan biten iyi şeylerle sevinir, yaşamıma bunlardan zenginlik katar, hemen bu zenginliği hemşerilerimle paylaşmak isterim. Olumsuzlukları ise bağrımı yaralar.

Rektörlük seçim sürecinde yaptığım televizyon konuşmalarımda, ya da yazdığım köşe yazılarımda rektör adaylarımız lehinde veya aleyhinde bir tercihte bulunmadım. Genel ilkelerden hareketle seçilecek adayın üniversitemizde bütünüyle adalet ilkesinden hareketle, üniversite özgürlüğünün hayata geçirilmesinin, bilimin temel koşullarından biri olduğunu dilim döndüğünce vurgulamaya çalıştım. İ.Üniversitemize seçilecek Rektörümüzden beklediğim de, Üniversitemizde tümüyle adil, eşit ve özgür bir ortamın sağlanmasına yardımcı olması. Burada yaratılacak adil, eşit ve özgürlük anlayışı en kısa sürede şehrimizde kendisini hissettirecektir. Kentime yapılan bu olumlu katkı, haliyle beni sevindirecek ve mutlu edecektir.

Ahmet Kızılay Hocamızın bunu hayata geçireceğini umut ediyor ve bekliyorum. Bu yönde atacağı her adımın, şehrimin güzelleşeceğine katacağı değerlerin yanında olacağımı buradan açıkça ve yüksek sesle dillendirmek istiyorum.

Üniversitemizde oy kullanan hocalarımız oylarını kullanıp, görevlerini yerine getirdiler.

Şimdi görev Malatya kamuoyumuzda ve siyasilerimizde. Bundan sonra görev bize düşüyor. Ben bu yazımla şehrime olan sorumluluğumu yerine getirmek, medyada görev alan, Malatya’mızda siyaset yapan herkese de şu çağrıyı yapmak istiyorum.

12 Eylül’ün hukuksuzluğu, adaletsizliği üzerine kurulu 2547 Sayılı YÖK Yasası üniversitelerimizde bilimin üretilmesinin önünü büyük ölçüde tıkamış, şehirle bilimin buluşması önemli ölçüde bu olumsuzluktan etkilenmiştir. Bu anti demokratik YÖK yasasından kurtuluncaya kadar, hiç olmazsa İ.Üniversitemizde Rektörlük seçiminde oy kullanan hocalarımızın tercihlerinin hayata geçirilmesi konusunda, Malatya kamuoyumuza ve siyasilerimize büyük görevler düşmektedir. YÖK’ün Cumhurbaşkanlığı Makamına sunacağı 3 adayın seçimlerdeki sırasının bozulmadan Cumhurbaşkanlığı’na sunulmasını, Cumhurbaşkanımızın da özgür iradeleri ile oylarını kullanarak tercihlerin belirleyen hocalarımızın, bu tercihlerindeki sırlamaya göre rektör atanmasının yapılarak yerine getirilmesini, Malatyalı bir hemşeri ve vatandaş olarak Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayip Erdoğan’dan bekliyor ve umut ediyorum.

Siyasilerimizin de, şehrimizin ve üniversitemizin huzurlu bir ortamın yaratılması konusunda, rektörlük seçiminde atacakları adımların ve siyasi tercihlerinin buna etkisi olacağını düşünüyorum. Ayrıca, özgür iradeleriyle oy kullanarak, tercihlerini oylarıyla belirleyen hocalarımızın bu tercihlerine herkesten saygı duymalarını bekliyorum.

Üniversitemiz Rektörlüğü’ne aday olan hocalarımızın, seçim süresince ürettikleri düşüncelerinin ve bilgi birikimlerinin önemli olduğunu düşünüyorum. Bu önerilerin Üniversitemize ve şehrimize önemli katkılar sağlayacağını, Ahmet Kızılay Hocamızın da, Rektör seçildikten sonra bu zengin birikimlerden yararlanacağını umut ediyorum. Ahmet Kızılay Hocamızın ilk adımda atacağı bu olumlu adımın, hem üniversitemize, hem de şehrimize önemli katkılar sağlayacağını ve barışçıl bir ortamın yaratılmasına olumlu etki yapacağını düşünüyorum.

Bu seçimlerin üniversitemize ve şehrimize hayırlara vesile olmasını diliyorum.