Ahmet Hakan ile canlı yayına çıkan Baykal siyasi arenaya hareket getirdi.
Ama ne hareket.
Hem CHP karıştı. Hem de Ak Parti.
Baykal; “Abdullah Gül neden olmasın” dedi.
Ak partide tansiyonlar yükseldi.
Yok canım Gül oyuna gelmez diyen kim, kızan kim karıştı ortalık.
Cumhurbaşkanı, Ak partiye sırtını dönen iflah olmadı cümlesiyle göndermede bulundu.
Sinirler gerildi.
Gözler Abdullah Gül’e çevrildi.
O henüz daha konuşmadı. Bakalım ne diyecek.
CHP’de ise genel başkanın tadı kaçtı. Ne yapıyordu bu Baykal yine.
Grup toplantısında partiyi karıştıranı affetmem dedi. Alkış aldı.
Çatlak seslere tahammülüm yok kapının önüne korum dedi.
O sesiz uyumlu başkan gitmiş yerine hırçın başkan gelmişti.
“Kapının önü de bu memleket” cevabını aldı.
Muharrem İnce;
“Önemli olan farklı düşüneni, muhalefet edeni kapı önüne koymak değil, seçim akşamları kapının önünü bayram yeri haline getirebilmek” tweet’ini attı.
CHP MYK Fikri Sağlar’ı aceleyle disipline sevk etti.
Sağlar;
“İhraç edilebilirim hiç önemli değil korkmuyorum doğru bildiğimi söylüyorum. Korkmuyorum kime gözdağı veriyorlar bilmiyorum. Gözdağı alacak birisi değilim. Doğru bildiklerimi söyleyeceğim. Bu kadro değişmelidir. Karar verebilecek heyecanlı, iddialı, iktidar yapacağım diyecek insanlar iş başına gelmeli” dedi.
İyi de dedi.
Daha önceleri olağanüstü kurultay kararı almaktan çekinmeyen Kılıçdaroğlu bu kez korkmuş gibi.
Olağan kurultay kararını alarak, süreci zamana yaydı.
Öyle de olsa, böyle de olsa CHP, daha çok karışacak gibi.
Vesselam Baykal yine Baykal ’lığını yapmıştı.