Uyuz Suyu Nallıhan'dadır. O da Kernek Suyu gibi İlk Baharda doğar sonbahar'da kururmuş. Kernek Mesire alanının Kernek Meydanı'da dönüştürüldüğü , Kernek kaynak Suyunun üzerine betonlar dökülüp yer alına verildiği zaman çok üzülmüştüm. Tarihi bir değer kaybolmuştu. O zaman on sene kadar önce bir yazı yazmıştım. Yazımın sonunda Kernek Suyu ile Uyuz Suyunu dillendirmiş, yazımı bitirmiştim. Kernek Suyu'nun tekrar yeryüzüne çıkarılacağı haberine çok sevindim. İnşallah Kernek tarihi kimliğine bürünen bir mesire alanı haline dönüşür.

Kernek Suyu- Uyuz Suyu kardeş ben bu Malatyalılara ne yaptım? Onlara hep faydam oldu, suyumdan istifade ederek bağlarını bahçelerini suladılar, yüzdüler, içtiler, etrafımda eğlendiler, piknik yaptılar, atlarını suvardılar, faytonlarını yıkadılar. Onlara her zaman yardımcı olmama rağmen bana hasetlik ve hainlik yaptılar. Herkes benim yeryüzüne çıkmamı engellemeye çalıştı ama ben mücadeleden vazgeçmeyerek gene kaynadım. Bu sene iflahımı kestiler. Belediyenin yaptığı baştan aşağı taş olan, trilyonlarca lira harcanan, Malatya kültürü ve bizim doğamızla bağdaşmayan mega proje ile üzerime binlerce tonluk taşları ve betonları yığdılar ki benim hiç hareket edecek alanım kalmadı. Yani tabir caizse beni, ölmeden mezara koydular. Halbuki; alanımızı eski duruma getireceklerdi. Betonlaşmaya hiç gitmeyeceklerdi. Millet , topraklarla, sularla ve ağaçlarla haşir neşir olacaktı, Derme Suyu yanımdan akacaktı ben de baharda gümbürdeyerek çıkacaktım, daha güzel olmaz mıydı ? Yazık bu kadar harcanan paraya. Madem her tarafı beton yapacaktın mübarek bu projeyi başka yerde uygulayaydın, bize de topraktan ağaçtan doğal bir proje yapaydın. Allah onların günahlarını affetsin.

Benim için beni sevenler ne methiyeler dizerlerdi. Bunları kendi kendime okuyarak için için ağlıyorum.

Patladı kernek bu sabah erkenden

Diyiyler sesi ta duyuldu Cingenlik’ten

Gezemiyi ki millet itten köpekten

Çakkal Celal’ı da vurdular ha gardaş

Bu şiir de Aziz Azmi Fenercioğlu’nun:

Bahar gelip kış günleri geçende

Kernek çıkıp soğuk suyun içende

Bahçelerde menekşeler açanda

Çağır gardaş ben de gelem sılaya

Uyuz Suyu- Kernek Suyu Kardeş, senin durumuna çok üzüldüm. Benim durumum şimdilik iyi, koruma altına da alınmışım. Tüm Türkiye benim patlayarak çıkmamı bekliyor. Etrafım çamlıklarla dolu, keyfim yerinde ama senin durumuna da çok üzülüyorum. Amma elimden bir şey gelmiyor. Yav, sen bir yolunu bulup gene yer yüzüne çıkarsın veya çıkartırlar.

Kernek Suyu- Bildiğin gibi değil, Malatya’da ne kadar taş, beton varsa üzerime yığdılar, ne tarafa gitsem karanlık, şaşırdım kaldım.

Uyuz Suyu- Zaten bu insanlara iyilik yaramaz. Nankörler vesselam. Gene de buna şükür sana bir anıt mezar yapmışlar ya. Baş kısmına güzel bir yel değirmeni dikmişler.

Kernek Suyu- Hem öldür hem anıt mezar yap, mezarları kendilerinin olsun. Beni bu duruma getirenlere sansüre uğramasın diye içimden durmadan beddua ediyorum. Belki zamanla eli yüzü düzgün bir yönetici gelir, o üzerimdeki betonları kaldırır, beni tekrar gün yüzüne çıkarır. Olur mu olur? Çıkmayan candan umut kesilmezmiş. Bir de intikam planım var. Beni bu duruma getirenlerin evlerinin yerini tespit ediyorum. Ufak bir ara bulursam oraları basacağım. Amma. Çok zor görünüyor. Herhalde sonum lağımların kaderleri ile birleşecek. Çok zor durumdayım değerli kardeşim.

Uyuz Suyu- Senin için durmadan dua ediyorum. Hatta bu sene boykota bile başladım. 21 Martta yer yüzüne çıkıyordum ya, çıkışımı yirmi gün erteledim. Sloganım: Kernek Suyuna özgürlük. Sonuna kadar senin yanındayım, senin sesini sana bu zulümleri yapan zavallı insanlara duyurmak boynumun borcu olsun. Sen Allah’a dua et Allah her şeye kadirdir. Ölürsen de mutlaka Cennete gidersin. Çünkü senin hiç günahın yok, hep sevap işledin.

Kernek Suyu- Binlerce sene insanlığımı muhafaza ettim, kimsenin kötülüğünü istemedim. Şu günlerde herkese ve de özellikle beni bu duruma getirenlerin cezalandırılmasını istiyorum. Bana yapılan eziyetler hem Türk Ceza Kanununa, hem de Çevre Kanununa göre suç teşkil etmektedir. Malatya Cumhuriyet Başsavcılığına, Malatya Valiliğine ve Çevre Bakanlığına, o da olmaz ise Başbakanımıza suç duyurusunda bulunuyorum. Gereğini yapsınlar, eğer gereği yapılmaz ise öteki dünyada hesaplaşırız.