İnsanlar, hayatları boyunca yaş evreleri içerisinde farklı dostluklar kurarlar. Yaşam mücadelesinden ötürü dostlarından ayrı düştükleri zamanlar da olur. Ayrı düştüğü bu dostlarıyla yolları yeniden kesişebilir.
Ancak bazı dostlar vardır ki onlarla hayatı paylaşmak zorunda kalırsınız. İsteseniz de istemeseniz de ayrılamazsınız.
İşte sessizlik de terk edemeyeceğim dostlarımdandır. Kendi gönül ülkenden kaçıp sığınırım sessizliğe… Dört gözle beklediğim dost şimdi karşımdadır.
Sessizlik iyi dosttur. Sıcak bir dost olan sessizlik, kalabalıkların, gürültülerin ortasından seni alarak kendi koynuna taşır. O zaman dinlendiğini ve bir dost kucağında olmanın huzurunu hissedersin.
Sığınırsın sessizliğe… Konuşursun sessizlikle…
Sessizlik bu! Öyle cevaplar verir ki sana, aptallaşırsın. Tutup gırtlağını sıkmak istersin. Uzanır, uzanır tutamazsın. Karşına geçer sana muzipçe güler. Ya da öyle hissedersin…
Ama yine de ondan vazgeçemezsin. Sessizlik, kimseyle paylaşamadığın kendi dünyandaki ortağındır. Yapayalnız kaldığın zamanlarda tek dostundur. Senin hayal perdene yansıyan ışığındır. Ona sırtını yaslar, dertlerini paylaşırsın. Kimseye anlatmadıklarını sessizliğine anlatırsın. O, senin vazgeçemediğin sırdaşındır. Sırlarınızı kendi sessizliğiniz dışında kimle paylaşabilirsiniz? Elbette paylaşamazsınız. Zaten ondan ne saklayabilirsiniz ki?
Sana bu kadar yakın olan sırdaşını görmezden gelmen söz konusu olabilir mi? Asla olamaz.
Yaşamını sürdürürken çevrende bulunan birçok insanla konuşmak, bazı şeyleri paylaşmak zorunda kalırsın. Arkadaşlıklar oluşturursun. Bu arkadaşlarının kaçı dostundur acaba. Ya da kaç arkadaşını dost olarak kucaklayabilirsin? Ben arkadaşlarımı karşılarken farklı, dostlarım ile görüşürken daha farklı duygular içinde oluyorum. Herkesin de öyle olacağını düşünüyorum.
Benim düşündüğüm dostluk daha farklı bir çizgide olmalı. Dost, dost için hiç düşünmeden her türlü özveride bulunabilmeli. Benim dostlarım da neden-niçin sorularını sormadan bana gelebilmeli.
Dostlukların azalmasını, çağın değişimi ve teknolojinin gelişmesine bağlamanın doğru olmadığını söylemek isterim. Özverili ve kalıcı dostlukların yaşatılmasından yanayım.