Harp tarihimizde özel bir yeri olan Çanakkale savaşı aynı zamanda Mustafa Kemal Atatürk gibi bir komutanı hem bizim hem de dünyanın tanımasına sebep olmuştur.
Atatürk’ün kumandasındaki Türk ordusu 250 bin den fazla şehit vererek Çanakkale’de binlerce düşman askeri ile yan yana yatmaktadır.
Atatürk, düşmanı da olsa Türk’ün asil ruhu ile haksız yere yurdumuza saldıran ve ölen düşman askerlerine şöyle seslenmiştir:
“Bu memlekette kanlarını döken kahramanlar! Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar, gözyaşlarınızı siliniz. Onlar bu topraklarda canlarını verdikten sonra. Artık bizim evlatlarımız olmuşlardır.
Türk milleti, kendi şehitlerine gösterdiği özeni ve ilgiyi, bu savaşta ölen yabancı askerlere de gösterecek insanlığın yere düşen onurunu da ayağa kaldırmıştır.
Çanakkale savaşı Türk askerinin gerektiğinde yurdunun ve ulusunun özgürlüğü için canını seve seve canını verebileceğinin en büyük kanıtıdır.
Çanakkale Cephesi 1. Dünya savaşın da itilaf devletlerinin saldırısı sonucu açılmış bir cephedir. Dünya tarihinin en kanlı savaşlarının yapıldığı Çanakkale Cephesinde Türk ordusu olağanüstü bir başarı göstererek onbinlerce şehit vermesine karşın düşmana geçit vermemiştir. Ve Atatürk, “Ben size taarruzu değil ölmeyi emrediyorum” sözünü Türk askerine söyleyerek savaşın ne pahasına olursa olsun kaybedilmemesi gerektiğine işaret etmiştir.
Dünya tarihi kaydettiği en büyük savaşlarda biridir. Çanakkale savaşı; renkleri, ırkları dilleri, değişik milletlerden oluşan, insan selini andıran ordular, milletimizin üstüne yürümüş. Mehmetçiğin göğsüne bomba ve mermi yağdırmıştır.
Kahraman ecdadımız, bu öldürücü silahların tehdidine karşı iman dolu göğsünü siper etmiş, din ve vatan uğruna şehit olmayı şeref bilmiştir. Tarihimizin en üzücü zaferidir. Çanakkale savaşı bin bir türlü sıkıntılar içerisindeki bir milletin çağın en güçlü devler ve silahlarına topyekûn dayanmasının gerçek bir destanıdır. Bu destanın her satırında insanlık gururu vardır.
Kutsal vatan toprakları için canlarını seve seve vererek; bu ulusun kaderini değiştiren, vatanımızı, istiklalimizi, sarsılmaz insanları, eşsiz cesaretlerine borçlu olduğumuz, aziz şehitlerimiz, dünya da eşi benzeri olmayan bir destan yazmıştır.
Çanakkale maddi gücümüz, düşman gücüne nispetle çok daha zayıftı. Ancak Mehmet çiğin manevi gücü büyüktü.
İngiliz komutanının: “Bizi Türklerin maddi gücü değil, manevi gücü mağlup etmiştir. Çünkü onların atacak barutu bile kalmamıştı” şeklinde itirafı bu gerçeği ifade etmektedir.
Tarihimizde Çanakkale gibi yer alan şanlı zaferin sırrı, milletimizin tek vücut olması, birlik beraberlik halinde bölünmez bir bütün oluşturması ve “toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez!”ruhunun yaşanmasında yatmaktadır.
Kısaca Çanakkale cephesinde başta Mustafa Kemal Atatürk ve pek çok kahraman Mehmet çiğimiz, savaşa koşmuştur. Bu kahramanlar geri dönmeyi düşünmemişlerdir. Anadolu da Türk milletinin varlığının korunması onlar sayesinde mümkün olabilmiştir. Türk milleti “Çanakkale geçilmez” diyen şehitlerini asla unutmayacaktır. Türk milletinin kalbinde ebedi yaşayacaklardır. Ruhları Şad Olsun!